Rudolf Von Sebottendorf.

[Alloien's Disciple v2]

Bu adam hakkında ne biliyoruz? Lord Hitler'in iktidara yükselmesindeki en kilit isim iken (gerçekten böyle ise şayet) neden sonradan araları bozuldu? Bu kişiyi çok merak ediyorum.

 

[Elite]

Hayır, bu bilgi yanlıştır. Sebottendorf; Herr Eckart, NSDAP'ı kurunca Thule'den ayrılmıştır. Thule'deki önemli isimler NSDAP'ı kurduğu ve önemli yerlere geldiği için kendisine gereksiz atıf yapılmaktadır fakat bırakın kilit olmasını, etkisi olması bile yalan bir iddiadır. Dietrich Eckart, Joseph Göbbels, Heinrich Himmler ve Alfred Rosenberg, Houston Chamberlain gibi isimlere saygısızlık derecesindedir.

 

[Frederick]

Hayır, bu bilgi yanlıştır. Sebottendorf; Herr Eckart, NSDAP'ı kurunca Thule'den ayrılmıştır. Thule'deki önemli isimler NSDAP'ı kurduğu ve önemli yerlere geldiği için kendisine gereksiz atıf yapılmaktadır fakat bırakın kilit olmasını, etkisi olması bile yalan bir iddiadır. Dietrich Eckart, Joseph Göbbels, Heinrich Himmler ve Alfred Rosenberg, Houston Chamberlain gibi isimlere saygısızlık derecesindedir.

Dietrich Eckart hakkında şöyle birkaç cümle gördüm

Hitler'den farklı olarak Eckart, Yahudilerin ayrı bir ırk olduğuna inanmasa da, Hitler'in hedefi "Yahudilerin tamamen ortadan kaldırılması" idi ve Eckart, bütün Yahudilerin bir trene bindirilerek Kızıldeniz'e gönderilmesi gerektiği görüşünü dile getirmişti.


Paradoksal olarak, Eckart ayrıca insanlığın varlığının Aryanlar ve Yahudiler arasındaki antiteze bağlı olduğuna, birinin diğeri olmadan var olamayacağına inanıyordu. Eckart 1919'da "Yahudi halkı ölürse ... tüm zamanların sonu" olacağını yazdı.

Bu konu hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

 

[Pammy]

Dietrich Eckart hakkında şöyle birkaç cümle gördüm

Hitler'den farklı olarak Eckart, Yahudilerin ayrı bir ırk olduğuna inanmasa da, Hitler'in hedefi "Yahudilerin tamamen ortadan kaldırılması" idi ve Eckart, bütün Yahudilerin bir trene bindirilerek Kızıldeniz'e gönderilmesi gerektiği görüşünü dile getirmişti.


Paradoksal olarak, Eckart ayrıca insanlığın varlığının Aryanlar ve Yahudiler arasındaki antiteze bağlı olduğuna, birinin diğeri olmadan var olamayacağına inanıyordu. Eckart 1919'da "Yahudi halkı ölürse ... tüm zamanların sonu" olacağını yazdı.

Bu konu hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

İnsanların büyük bir kısmı düşman da olsa toptan katletmek gibi bir şeye ikna olmaz, Naziler de öldürmek yerine kampta beslediler üstüne düşünürseniz. Bu konuda insanların fikir olarak farklı yaklaşımlar üretmesi şaşırtıcı bir şey değil.

''Tüm zamanların sonu'' derken amacı neydi bilmem ama zamanın sonlanması Satürn'ün etkisinden (zamandan, yaşlanmaktan) kurtulmak ve ölümsüz olmak olarak yorumlanabiliyor.

 

[Aleksios]

...

Size konuyla alakalı bir kitap PDF'i yolluyorum. NSFM'de diğerlerini de bulabilirsiniz;

Bolshevism From Moses To Lenin: A Dialogue Between Adolf Hitler And Me : Dietrich Eckart : Free Download, Borrow, and Streaming : Internet Archive

Dialogue between Hitler and Eckart explaining Jewish behaviour from the ancient times until nowadays.

archive.org

-Eckart (Hitler’e hitaben):
“Onların tüm tarihi bir tek şeye indirgenebilir: Bizim aramızda yaşayıp, bizi içeriden yok etmek!”

-Adolf Hitler (Eckart’a):
“Ve şimdi Bolşevizm’le bunu başarıyorlar. Lenin'in ardında da aynı güç var: Yahudiler!”

Onlar bizim bugün bildiklerimizden daha azını bilmiyorlardı.

 

[Frederick]

Size konuyla alakalı bir kitap PDF'i yolluyorum. NSFM'de diğerlerini de bulabilirsiniz;

Bolshevism From Moses To Lenin: A Dialogue Between Adolf Hitler And Me : Dietrich Eckart : Free Download, Borrow, and Streaming : Internet Archive

Dialogue between Hitler and Eckart explaining Jewish behaviour from the ancient times until nowadays.

archive.org

-Eckart (Hitler’e hitaben):
“Onların tüm tarihi bir tek şeye indirgenebilir: Bizim aramızda yaşayıp, bizi içeriden yok etmek!”

-Adolf Hitler (Eckart’a):
“Ve şimdi Bolşevizm’le bunu başarıyorlar. Lenin'in ardında da aynı güç var: Yahudiler!”

Onlar bizim bugün bildiklerimizden daha azını bilmiyorlardı.

çok teşekkürler türkçeye çeviremiyorum türkçe bakabileceğim bir kaynak mevcutmudur?

 

[Agartha]

Hayır, bu bilgi yanlıştır. Sebottendorf; Herr Eckart, NSDAP'ı kurunca Thule'den ayrılmıştır. Thule'deki önemli isimler NSDAP'ı kurduğu ve önemli yerlere geldiği için kendisine gereksiz atıf yapılmaktadır fakat bırakın kilit olmasını, etkisi olması bile yalan bir iddiadır. Dietrich Eckart, Joseph Göbbels, Heinrich Himmler ve Alfred Rosenberg, Houston Chamberlain gibi isimlere saygısızlık derecesindedir.

Rudolf Von, Thule'yi kurduğunda aryan düşünceleri zaten vardı ve bu sebeple nazilerin manevi babası sayılıyor. Muhtemelen, Hitler veya Eckart ile aralarında fikir ayrılığı oldu. Kaçtığı söyleniyor ama ben bir görev icabı türkiyeye geri geldiğini düşünüyorum.

 

[Aleksios]

çok teşekkürler türkçeye çeviremiyorum türkçe bakabileceğim bir kaynak mevcutmudur?

Sayfanın altına inerseniz "Download Options" kısmını göreceksiniz, "Full text"e tıklayın; kitabın düzgün yazıyla halini gösterecek.

İngilizceniz henüz yeterli değilse bir çevirmen aracını kullanın. Deepl iyidir.

 

[Sonne]

Rudolf Von, Thule'yi kurduğunda aryan düşünceleri zaten vardı ve bu sebeple nazilerin manevi babası sayılıyor. Muhtemelen, Hitler veya Eckart ile aralarında fikir ayrılığı oldu. Kaçtığı söyleniyor ama ben bir görev icabı türkiyeye geri geldiğini düşünüyorum.

Kendisi bir dönem Osmanlı topraklarında yaşamış ve Osmanlı vatandaşı olmuştur. Bursa’da, Selanik kökenli Yahudi bir bankacı ailesi olan Termudi ailesiyle yakındı. Bu aile aynı zamanda masondu ve Sebottendorf da masonlukla yakından ilgileniyordu. Yahudi Kabala'sı ve İslam Havas'ı ile de ilgilenmiştir. Elite Bey’in de ifade ettiği gibi, bu kişinin etkili olduğunu ileri sürmek, Dietrich Eckart gibi büyük isimlere karşı saygısızlıktır.

 

[Agartha]

Kendisi bir dönem Osmanlı topraklarında yaşamış ve Osmanlı vatandaşı olmuştur. Bursa’da, Selanik kökenli Yahudi bir bankacı ailesi olan Termudi ailesiyle yakındı. Bu aile aynı zamanda masondu ve Sebottendorf da masonlukla yakından ilgileniyordu. Yahudi Kabala'sı ve İslam Havas'ı ile de ilgilenmiştir. Elite Bey’in de ifade ettiği gibi, bu kişinin etkili olduğunu ileri sürmek, Dietrich Eckart gibi büyük isimlere karşı saygısızlıktır.

Eckart'a saygısızlık etmek aklımın ucundan bile geçmedi. Söyleyeceklerimden bazıları hatalı olabilir çünkü uzun zaman önce araştırmamı yapmıştım. Detaylı ve uzun süreli olarak. Evet başta Osmanlıda, İstanbul (Bursa'yı sizden duydum orayı pek hatırlamıyorum) ve anadolunun iç taraflarında bir yerde (sanırım mardin, çorum, konya veya o tarz bir yerdeydi) bektaşilik, alevilik gibi islami ökült bilgileri araştırıyordu. Thule'nin kökenlerini bu coğrafya içinde attı. Kendisine buradan bir çevre edindi. Sonra Almanya'ya gitti ve Eckart, Anton Drexler gibi isimlerle Thule'yi kurup başına geçti. Bizzat kendisi Hitler'i eğitip göz kulak olması için Eckart'ı görevlendirdi. Sonrasında olanları bilemeyiz. Hitler, Eckart ölmeden önce onunla arasına mesafe koymuştu ama ölünce pişman olmuş olacak ki kitabının sonunda kendisine özel yer ayırdı. Aynı şekilde Anton'la da kavga ettiler. Hitler NSDAP'ın başına geçmek istediği için. Ancak onunla bir barışma süreci yaşandığına dair bir belgeye rastlamadım. Demem o ki siyaset gibi bir alanda kavgalar, çatışmalar, ayrı düşmeler yaşanabilir ve her birinin detaylarını bilemeyebiliriz. Şu an da bile ülkede dönen her olayı bilemeyip anlam yüklemekte zorlanıyoruz bazen. Bu her zaman böyledir. Yahudi bir bankacı ile yakın ilişkide olabilir, güç ve çıkar için bu normal nitekim aynısını Hitler'de büyük yahudi aileleri ve finansörlerle yakınlık içinde oldu. Rudolf Von'un yahudi iş birlikçisi olmasının ihtimali yok. Öyle bir adam değildir kendisi. Neyle ilgilendiğinin de özellikle o dönem için pek önemi yok çünkü okült kaynakları elde etmek, ulaşmak zor ve çözümlemek için hepsinden bilgi sahibi olman lazım. Hermann Göring'de (o muydu tam emin olamadım) benzer şekilde tüm dünyadaki ezoterik kitapları bir araya toplayıp araştırma yapmıştır. Düşüncenizs saygı duyarım ancak ben Rudolf Von'u küçük gördüğünüzü düşünüyorum. Ku Klux Klan'dan sonra bu zamana kadar bizim tarafımızdan olan gerçek çaplı en büyük örgüt Thule ve kurucusu da Rudolf Von şüphesiz büyük emekleri geçmiştir.

 

[Sonne]

Eckart'a saygısızlık etmek aklımın ucundan bile geçmedi. Söyleyeceklerimden bazıları hatalı olabilir çünkü uzun zaman önce araştırmamı yapmıştım. Detaylı ve uzun süreli olarak. Evet başta Osmanlıda, İstanbul (Bursa'yı sizden duydum orayı pek hatırlamıyorum) ve anadolunun iç taraflarında bir yerde (sanırım mardin, çorum, konya veya o tarz bir yerdeydi) bektaşilik, alevilik gibi islami ökült bilgileri araştırıyordu. Thule'nin kökenlerini bu coğrafya içinde attı. Kendisine buradan bir çevre edindi. Sonra Almanya'ya gitti ve Eckart, Anton Drexler gibi isimlerle Thule'yi kurup başına geçti. Bizzat kendisi Hitler'i eğitip göz kulak olması için Eckart'ı görevlendirdi. Sonrasında olanları bilemeyiz. Hitler, Eckart ölmeden önce onunla arasına mesafe koymuştu ama ölünce pişman olmuş olacak ki kitabının sonunda kendisine özel yer ayırdı. Aynı şekilde Anton'la da kavga ettiler. Hitler NSDAP'ın başına geçmek istediği için. Ancak onunla bir barışma süreci yaşandığına dair bir belgeye rastlamadım. Demem o ki siyaset gibi bir alanda kavgalar, çatışmalar, ayrı düşmeler yaşanabilir ve her birinin detaylarını bilemeyebiliriz. Şu an da bile ülkede dönen her olayı bilemeyip anlam yüklemekte zorlanıyoruz bazen. Bu her zaman böyledir. Yahudi bir bankacı ile yakın ilişkide olabilir, güç ve çıkar için bu normal nitekim aynısını Hitler'de büyük yahudi aileleri ve finansörlerle yakınlık içinde oldu. Rudolf Von'un yahudi iş birlikçisi olmasının ihtimali yok. Öyle bir adam değildir kendisi. Neyle ilgilendiğinin de özellikle o dönem için pek önemi yok çünkü okült kaynakları elde etmek, ulaşmak zor ve çözümlemek için hepsinden bilgi sahibi olman lazım. Hermann Göring'de (o muydu tam emin olamadım) benzer şekilde tüm dünyadaki ezoterik kitapları bir araya toplayıp araştırma yapmıştır. Düşüncenizs saygı duyarım ancak ben Rudolf Von'u küçük gördüğünüzü düşünüyorum. Ku Klux Klan'dan sonra bu zamana kadar bizim tarafımızdan olan gerçek çaplı en büyük örgüt Thule ve kurucusu da Rudolf Von şüphesiz büyük emekleri geçmiştir.

Sebottendorff’un hiçbir etkisinin olmadığını ya da tek başarısının Thule Cemiyeti’ni kurmak olduğunu iddia etmiyorum. Ancak burada asıl söylemek istediğim, Thule Cemiyeti’nden çıkıp NSDAP’ı kurarak yükselen isimlerle Sebottendorff’un karşılaştırılmasının yerinde olmadığıdır.

Herr Eckart, inisiyatif alarak NSDAP’ı kurduğunda Sebottendorff Thule Cemiyeti’nden ayrılmıştır; dolayısıyla Herr Hitler ile tanışmamıştır. Herr Eckart’a görev verdiğine dair herhangi bir bilgiye rastlamadım ve böyle bir durum söz konusu değildir. Aksine, Herr Eckart gelişmiş bir ustaydı ve Herr Hitler’i inisiye eden kişi kendisidir.

Örneğin, siyasî düzlemde bazı anlaşmazlıkların yaşanabileceği konusunda size katılıyorum; ancak Sebottendorff ile Nasyonal Sosyalistler arasında yaşanan anlaşmazlığı bu kategoriye dâhil edebileceğimi düşünmüyorum. Kendisi, NSDAP’ın yükselişinde söz hakkı talep edip benmerkezci tutum sergilediği ve Nasyonal Sosyalistlerin otoritesini zayıflatmaya çalıştığı için tutuklanmış; kitabı yasaklanıp toplatılmış, kısa bir süre alıkonulduktan sonra 1930’larda Türkiye’ye sürgün edilmiştir. Bu tür ayrıntıların da göz önünde bulundurulması gerekir.

Termudi ailesiyle olan ilişkisini de sizin anlattığınız şekilde basite indirgemezdim. Kendisi bu aile aracılığıyla Mason locasına kabul edildi, Yahudi okültizmine büyük bir ilgi duyduğu biliniyor ve ayrıca yine bu aile sayesinde Yahudi Kabalası’na ve Sufi öğretilere dair metinlerden oluşan bir kütüphaneye erişim sağladı. Kendisinin İslam ile ilgilendiğini belirtmiştim; bildiğim kadarıyla Müslüman oluyor.

Sırf düşman öğretilerine olan bu ilgisi ve takıntısı nedeniyle, Herr Himmler’in liderliğindeki SS ve Ahnenerbe, Sebottendorff’u hiçbir şekilde kaynak olarak kullanmadı ve resmî çalışmalarına dâhil etmedi.

İnsanlar tamamen siyah ya da beyaz değildir; gri tonları da vardır ve bu tonlar kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Ancak gri olan bir kişiyi doğrudan beyaz olanlarla bir tutmak, ölçüyü aşmak olur.

 

[Alloien's Disciple v2]

Peki bu adamın Tanrılarla bir bağlantısı var mıydı? Thule örgütünü neden kurdu? Ruhaniyetle ilgileniyor muydu? Thule örgütünün ruhaniyetle ve Paganizm ögeleriyle doğrudan ilgilendiği anlatılır.

 

[Sonne]

Peki bu adamın Tanrılarla bir bağlantısı var mıydı? Thule örgütünü neden kurdu? Ruhaniyetle ilgileniyor muydu? Thule örgütünün ruhaniyetle ve Paganizm ögeleriyle doğrudan ilgilendiği anlatılır.

Thule Cemiyeti başlangıçta ezoterik ve tarihsel araştırmalar yapmak amacıyla kurulmuştu; bununla birlikte, dönemin popüler jargonu olan Aryan felsefesini ve Yahudi karşıtlığını da bünyesinde barındırıyordu. Örgütün asıl yükselişi ise Sebottendorff’un ayrılışının ardından gerçekleşmiştir. Herr Eckart ve diğer birçok önemli isim, bu süreçte tüm örgütü baştan sona yeniden yapılandırmıştır.

 

[Alloien's Disciple v2]

Thule Cemiyeti başlangıçta ezoterik ve tarihsel araştırmalar yapmak amacıyla kurulmuştu; bununla birlikte, dönemin popüler jargonu olan Aryan felsefesini ve Yahudi karşıtlığını da bünyesinde barındırıyordu. Örgütün asıl yükselişi ise Sebottendorff’un ayrılışının ardından gerçekleşmiştir. Herr Eckart ve diğer birçok önemli isim, bu süreçte tüm örgütü baştan sona yeniden yapılandırmıştır.

Anladıııım. Cevaplar için hepinize çok teşekkürler.

 

[Agartha]

Sebottendorff’un hiçbir etkisinin olmadığını ya da tek başarısının Thule Cemiyeti’ni kurmak olduğunu iddia etmiyorum. Ancak burada asıl söylemek istediğim, Thule Cemiyeti’nden çıkıp NSDAP’ı kurarak yükselen isimlerle Sebottendorff’un karşılaştırılmasının yerinde olmadığıdır.

Herr Eckart, inisiyatif alarak NSDAP’ı kurduğunda Sebottendorff Thule Cemiyeti’nden ayrılmıştır; dolayısıyla Herr Hitler ile tanışmamıştır. Herr Eckart’a görev verdiğine dair herhangi bir bilgiye rastlamadım ve böyle bir durum söz konusu değildir. Aksine, Herr Eckart gelişmiş bir ustaydı ve Herr Hitler’i inisiye eden kişi kendisidir.

Örneğin, siyasî düzlemde bazı anlaşmazlıkların yaşanabileceği konusunda size katılıyorum; ancak Sebottendorff ile Nasyonal Sosyalistler arasında yaşanan anlaşmazlığı bu kategoriye dâhil edebileceğimi düşünmüyorum. Kendisi, NSDAP’ın yükselişinde söz hakkı talep edip benmerkezci tutum sergilediği ve Nasyonal Sosyalistlerin otoritesini zayıflatmaya çalıştığı için tutuklanmış; kitabı yasaklanıp toplatılmış, kısa bir süre alıkonulduktan sonra 1930’larda Türkiye’ye sürgün edilmiştir. Bu tür ayrıntıların da göz önünde bulundurulması gerekir.

Termudi ailesiyle olan ilişkisini de sizin anlattığınız şekilde basite indirgemezdim. Kendisi bu aile aracılığıyla Mason locasına kabul edildi, Yahudi okültizmine büyük bir ilgi duyduğu biliniyor ve ayrıca yine bu aile sayesinde Yahudi Kabalası’na ve Sufi öğretilere dair metinlerden oluşan bir kütüphaneye erişim sağladı. Kendisinin İslam ile ilgilendiğini belirtmiştim; bildiğim kadarıyla Müslüman oluyor.

Sırf düşman öğretilerine olan bu ilgisi ve takıntısı nedeniyle, Herr Himmler’in liderliğindeki SS ve Ahnenerbe, Sebottendorff’u hiçbir şekilde kaynak olarak kullanmadı ve resmî çalışmalarına dâhil etmedi.

İnsanlar tamamen siyah ya da beyaz değildir; gri tonları da vardır ve bu tonlar kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Ancak gri olan bir kişiyi doğrudan beyaz olanlarla bir tutmak, ölçüyü aşmak olur.

Anlıyorum. O kadar araştırmama rağmen dediklerinizden bazılarını yeni duyuyorum. Kaynaklarınızı bizimle paylaşır mısınız?

Ayrıca Thule cemiyetinin tarihsel, ezoterik ve ırksal kökenini anlatan çok güzel bir video var onu tüm Zevist'lerin izlemesini kesinlikle tavsiye ederim. Benim en sevdiğim video.

 

[Sonne]

Anlıyorum. O kadar araştırmama rağmen dediklerinizden bazılarını yeni duyuyorum. Kaynaklarınızı bizimle paylaşır mısınız?

Ayrıca Thule cemiyetinin tarihsel, ezoterik ve ırksal kökenini anlatan çok güzel bir video var onu tüm Zevist'lerin izlemesini kesinlikle tavsiye ederim. Benim en sevdiğim video.

“Black Sun: Aryan Cults, Esoteric Nazism and the Politics of Identity” ile “The Occult Roots of Nazism” kitaplarını okuyabilirsiniz. Bunun dışında, biraz araştırma yaparak bahsettiğim bilgilere kolaylıkla ulaşabilirsiniz; zira bunlar, sahte tarih anlatısının içinde dahi yer almaktadır.