Hayatın dengelenmesi

[Panta Rhei]

Her mutluluk, her iyi şey, beraberinde buna sahip olmanın getirdiği olağan bir acıyı veya sorumluluğu zaruri kılar.

Bir örnekle açıklayayım.

İyi bir vücuda sahip olmak, size bedenen iyi bir konumda olmanın mutluluğunu sağlar. Bu iyi bir şeydir. Bu vücudu bu şekilde tutmak içinse düzenli olarak spor yapmanız, yorulmanız, acı çekmeniz, uygun beslenmeniz gerekir. Bu gerçekten kolay değildir, kolay olsaydı sokakta bu kadar obez insan görmezdik.

Yani bir güç objesini, bir mutluluğu, sahiplik sağlanabilecek herhangi bir şeyi kendimize ait kılmak yeterli değildir. Aitliği sürdürmek de gerekir. Bu bağlamda, yaşadığınız durum bir rastlantı değildir. Sadece artık örüntüyü ve hayatın temel gerçeklerini daha iyi görebildiğiniz için bir şeyler değişmiş bulunmakta. Bu değişiklikler de yaş aldıkça, tecrübe elde ettikçe ve zihni açtıkça; daha berrak, daha derin ve daha gizemli anlayışlara dönüşecek.

Konu hakkında evvelinde yabancı forumlarda bir mesajım vardı. Tam alakalı değil ancak ana fikri çıkarmanız yeterli.

İnsanlar bu konularda en önemli şeyin bir kez güç elde etmek olduğu düşüncesine sahiptir. Bu yanlış bir düşünce tarzıdır. Çünkü iktidarı elde etmek bir son değil, bir varış noktası değil, aslında bir başlangıçtır.

İktidarda olan insanlar zayıflama eğilimindedir. Bu da gücün zaman içinde el değiştirmesine neden olur. Gücü elinde tutmak isteyen kişi, gücün sahibi değil hizmetkârı olmalı ve kendini ona layık kılmak için sürekli çaba göstermelidir.

Güç sizin olmak zorundaysa, sizi bulacaktır. Layık olmadığınız gücü hile ve sahtekârlıkla elde etmek yalnızca mutlak çöküş getirir. Her şeyden önce kendinize karşı dürüst olmalısınız. Egonun kaldıramayacağı güç, aşağılık kompleksi ve mutlak yozlaşma getirecektir.

 

[Panta Rhei]

Her mutluluk, her iyi şey, beraberinde buna sahip olmanın getirdiği olağan bir acıyı veya sorumluluğu zaruri kılar.

Bir örnekle açıklayayım.

İyi bir vücuda sahip olmak, size bedenen iyi bir konumda olmanın mutluluğunu sağlar. Bu iyi bir şeydir. Bu vücudu bu şekilde tutmak içinse düzenli olarak spor yapmanız, yorulmanız, acı çekmeniz, uygun beslenmeniz gerekir. Bu gerçekten kolay değildir, kolay olsaydı sokakta bu kadar obez insan görmezdik.

Yani bir güç objesini, bir mutluluğu, sahiplik sağlanabilecek herhangi bir şeyi kendimize ait kılmak yeterli değildir. Aitliği sürdürmek de gerekir. Bu bağlamda, yaşadığınız durum bir rastlantı değildir. Sadece artık örüntüyü ve hayatın temel gerçeklerini daha iyi görebildiğiniz için bir şeyler değişmiş bulunmakta. Bu değişiklikler de yaş aldıkça, tecrübe elde ettikçe ve zihni açtıkça; daha berrak, daha derin ve daha gizemli anlayışlara dönüşecek.

Konu hakkında evvelinde yabancı forumlarda bir mesajım vardı. Tam alakalı değil ancak ana fikri çıkarmanız yeterli.

İnsanlar bu konularda en önemli şeyin bir kez güç elde etmek olduğu düşüncesine sahiptir. Bu yanlış bir düşünce tarzıdır. Çünkü iktidarı elde etmek bir son değil, bir varış noktası değil, aslında bir başlangıçtır.

İktidarda olan insanlar zayıflama eğilimindedir. Bu da gücün zaman içinde el değiştirmesine neden olur. Gücü elinde tutmak isteyen kişi, gücün sahibi değil hizmetkârı olmalı ve kendini ona layık kılmak için sürekli çaba göstermelidir.

Güç sizin olmak zorundaysa, sizi bulacaktır. Layık olmadığınız gücü hile ve sahtekârlıkla elde etmek yalnızca mutlak çöküş getirir. Her şeyden önce kendinize karşı dürüst olmalısınız. Egonun kaldıramayacağı güç, aşağılık kompleksi ve mutlak yozlaşma getirecektir.

Öncelikle teşekkür ederim. Peki bu durum herseyde geçerli mi?
Mesela ailemiz bize bir şey için kızdı. (Ailemiz haksız olduğu, bizim haklı olduğumuz bu durumda) Bizde üzüldük. Bunun etkisi olarak güzel bir şey olur mu? Mesela arkadaşlarımla aramin düzelmesi gibi.

Bu tarz bir şeyden bahsetmiyordum. Hayatın doğal işleyişinden söz etmiştim.