Elite
Well-known member
- Joined
- Mar 25, 2020
- Messages
- 2,950
Bu vaaz, Yüksek Rahip Hooded Cobra'nın forumlardaki vaazından çevrilmiştir.
İnsan olarak zorluklarla karşılaştığımızda ya da bazı şeyler “istediğimiz gibi” gitmediğinde (her insan her şeyin “istediği gibi” gitmesini ister), bu duygusal olarak bizi üzen bir şey olabilir. Çoğu zaman anlayış eksikliğinin tetiklediği bu duygusal üzüntü sırasında, kendimizi kötü ve üzgün hissetme eğiliminde oluruz.
Bu durum ortaya çıktığında, özellikle de kişinin Tanrıları yeni tanıdığı ya da hayatını veya hayatın özünü henüz yeterince anlamadığı durumlarda, bazı soruların kafasında belirmesi hayatın bir olgusudur. Bu kesinlikle normaldir ve herkesin başına gelecektir. Bu durum bazen bazı sürtüşmelere yol açabilir; örneğin birisi Tanrıların nerede olduğunu, bazı şeylere nasıl “izin verdiklerini” vb. şeyleri sorabilir.
Yukarıda bahsedilenler, hayat ya da kendimiz hakkında her şeyi bilmediğimiz ve hayatın olumsuzluklarını kabul etmediğimiz zamanlar olduğu için gerçekleşir. Ancak bu daha sonra Tanrılara yönelir ve kişi bilmeden bir Zevist gibi değil de bir Hıristiyan gibi davranmaya başlar. Bir Zevist'in kendisinin ve yaşamın farkına varması ve yaşamın olumlu ve olumsuz yanlarıyla birlikte geldiğini anlaması gerekir. Düşman bağlamında onun “mutlak kudret sahibi” olduğu yalanını söylerler ve ‘Tanrılarının’ arabalarının anahtarlarını nereye koyduklarına kadar kontrol ettiğine inanırlar - bu yüzden hayatta kayboldukları anda “Tanrılarını” ya da kim bilir neyi suçlamaya başlarlar.
Öte yandan bir Zevist olarak kişi nerede olduğunu, yaşamda pozitif ve negatif karma olduğunu, her birimizin kendi yolunda yürümesi ve evrimleşmesi gerektiğini ve bu sürecin aslında yaşamın normal bir parçası olduğunu bilir. Karşılıklı etkileşim hâlinde olan negatif ve pozitif güçler vardır ve Tanrıların bilgeliği, yönlendirmeleri ve korumasıyla kendimizi geliştirmeliyiz, böylece bunu verimli bir şekilde yönetmeyi öğreniriz. Bu yönetilmeye başlandığında, daha güçlü hâle geldiğimizi söyleyebiliriz. Bu aynı zamanda içsel ve dışsal yaşamı da kapsar.
Birisi aslında zorluk yaşadığında Tanrılarla "kopmamalı"dır, bir başka deyişle; şüphe, kuşku, olumsuzluk ve çocuksuluğun araya girmesine izin verip mesafe yaratmamalı, tam aksine onlara daha yakın durmalı ve nasıl gelişebileceğimize bakmaya çalışmalıyız.
Hayatta işler iyi gittiğinde, yine aynı şekilde Tanrılara yakın durmalı ve kötülük beklentisiyle değil, yaşamın birincil nedeni - evrimleşmek aynı kaldığı için evrimleşmeyi ve ilerlemeyi öğrenmeliyiz.
Kişinin kalbi bunaldığında: bu günlerin, duygusal değişimlerin ya da biz insanlar ne yaparsak yapalım, bu yaşananların Tanrıların farkında olduğu bir şey olduğunu (bu yüzden Tanrılardır) ve Kendilerinin istikrarlı olduklarını hatırlamalılardır. Kişi Tanrılara veya diğer Zevistlere karşı büyük veya trajik bir şey yapmadığı sürece hâlâ yol üzerindedir ve buradaki tek durum, geçici (ve Tanrılar tarafından iyi anlaşılan) kafa karışıklığına neden olmak için önlerinden daimi olmayan sislerin kalkmış olmasıdır. Bu kafa karışıklığı takip etmemiz gereken bir şey değildir, kararlılığımızda güçlü kalmalı ve bir şeyler "bizim yolumuzda" gitmediği için her seferinde geri dönmemeli ve Tanrıları sorgulamamalıyız.
Kişi Tanrılara çok yakın olduğunda, yukarıdakileri anlayacak ve yaşamın kendisini de anlayacak, bu da zamanla bu korkuları ortadan kaldıracaktır. Tanrılar kendilerine yakın olan insanlarla birliktedir, sürekli ve sarsılmaz bir şekilde varlıklarından onları esirgemezler. Meditasyon ve ruhaniyet sizi bu konuda bağlı tutar ve yaşamda meydana gelebilecek bir dizi sonsuz hatadan kaçınmanıza yardımcı olur. Yeterince meditasyon yaptığınızda, çoğu durumda hiçbir zaman gerçekten çok geç olmadığını, ancak Tanrılar tarafından tercih edilip hoş karşılanan güçlü bir kişilik olmak için zamana akıllıca yatırım yapılması gerektiğini de anlarsınız.
Ne kadar çok öğrenirseniz, Tanrılara yukarıdaki şekilde o kadar "az" “ihtiyaç” duyacak ve onların daha fazla İnisiyesi ve öğrencisi olacak, sorunlardan etkilenmeden ve beklentilerinize uygun bir şey olmadığında inancınızı yitirmeden sorunlara etkin bir şekilde liderlik edeceksiniz. Tüm bunlardaki daha büyük planı anlayacaksınız. Bu bir ruhu özgür kılar.
Bu nedenle, Tanrılarla ve onların varlığıyla temas kurmuş ya da Tanrılar ya da varlıkları tarafından doğrulanmış olan herkese bunu asla “unutmamalarını” ve unutulmasına izin vermemelerini/bunu bırakmamalarını tavsiye ediyorum, çünkü unutkanlık başlı başına büyük bir sorundur. Unuttuğumuz zaman, Tanrıların bize hayatın olumsuz darbelerini azalttığı, bizi doğrudan kurtardığı ya da devam etmemiz için bize bilgi ve içsel kararlılık sağladığı yüzlerce zamanı unutabiliriz. Ve işlerin beklendiği gibi gitmediği bu tekil zamana ya da hayatımızın bu dönemine yanlışlıkla takılıp kalabiliriz. Bu atlanmalı ve Tanrılarla ve onların Dünya üzerindeki Topluluklarıyla olan bağlantıda emin olunmalı, bu konuda evrimleşmeye ve yaşamın kendisini anlamaya devam edilmelidir. Bu atlanmalı ve kişi Tanrılarla bağlantısında ve onların Dünya üzerindeki Topluluklarıyla olan bağlantısında emin olmalı, ve bu konuda evrimleşmeye ve yaşamın kendisini anlamaya devam etmelidir.
-Yüksek Rahip Hooded Cobra 666
İnsan olarak zorluklarla karşılaştığımızda ya da bazı şeyler “istediğimiz gibi” gitmediğinde (her insan her şeyin “istediği gibi” gitmesini ister), bu duygusal olarak bizi üzen bir şey olabilir. Çoğu zaman anlayış eksikliğinin tetiklediği bu duygusal üzüntü sırasında, kendimizi kötü ve üzgün hissetme eğiliminde oluruz.
Bu durum ortaya çıktığında, özellikle de kişinin Tanrıları yeni tanıdığı ya da hayatını veya hayatın özünü henüz yeterince anlamadığı durumlarda, bazı soruların kafasında belirmesi hayatın bir olgusudur. Bu kesinlikle normaldir ve herkesin başına gelecektir. Bu durum bazen bazı sürtüşmelere yol açabilir; örneğin birisi Tanrıların nerede olduğunu, bazı şeylere nasıl “izin verdiklerini” vb. şeyleri sorabilir.
Yukarıda bahsedilenler, hayat ya da kendimiz hakkında her şeyi bilmediğimiz ve hayatın olumsuzluklarını kabul etmediğimiz zamanlar olduğu için gerçekleşir. Ancak bu daha sonra Tanrılara yönelir ve kişi bilmeden bir Zevist gibi değil de bir Hıristiyan gibi davranmaya başlar. Bir Zevist'in kendisinin ve yaşamın farkına varması ve yaşamın olumlu ve olumsuz yanlarıyla birlikte geldiğini anlaması gerekir. Düşman bağlamında onun “mutlak kudret sahibi” olduğu yalanını söylerler ve ‘Tanrılarının’ arabalarının anahtarlarını nereye koyduklarına kadar kontrol ettiğine inanırlar - bu yüzden hayatta kayboldukları anda “Tanrılarını” ya da kim bilir neyi suçlamaya başlarlar.
Öte yandan bir Zevist olarak kişi nerede olduğunu, yaşamda pozitif ve negatif karma olduğunu, her birimizin kendi yolunda yürümesi ve evrimleşmesi gerektiğini ve bu sürecin aslında yaşamın normal bir parçası olduğunu bilir. Karşılıklı etkileşim hâlinde olan negatif ve pozitif güçler vardır ve Tanrıların bilgeliği, yönlendirmeleri ve korumasıyla kendimizi geliştirmeliyiz, böylece bunu verimli bir şekilde yönetmeyi öğreniriz. Bu yönetilmeye başlandığında, daha güçlü hâle geldiğimizi söyleyebiliriz. Bu aynı zamanda içsel ve dışsal yaşamı da kapsar.
Birisi aslında zorluk yaşadığında Tanrılarla "kopmamalı"dır, bir başka deyişle; şüphe, kuşku, olumsuzluk ve çocuksuluğun araya girmesine izin verip mesafe yaratmamalı, tam aksine onlara daha yakın durmalı ve nasıl gelişebileceğimize bakmaya çalışmalıyız.
Hayatta işler iyi gittiğinde, yine aynı şekilde Tanrılara yakın durmalı ve kötülük beklentisiyle değil, yaşamın birincil nedeni - evrimleşmek aynı kaldığı için evrimleşmeyi ve ilerlemeyi öğrenmeliyiz.
Kişinin kalbi bunaldığında: bu günlerin, duygusal değişimlerin ya da biz insanlar ne yaparsak yapalım, bu yaşananların Tanrıların farkında olduğu bir şey olduğunu (bu yüzden Tanrılardır) ve Kendilerinin istikrarlı olduklarını hatırlamalılardır. Kişi Tanrılara veya diğer Zevistlere karşı büyük veya trajik bir şey yapmadığı sürece hâlâ yol üzerindedir ve buradaki tek durum, geçici (ve Tanrılar tarafından iyi anlaşılan) kafa karışıklığına neden olmak için önlerinden daimi olmayan sislerin kalkmış olmasıdır. Bu kafa karışıklığı takip etmemiz gereken bir şey değildir, kararlılığımızda güçlü kalmalı ve bir şeyler "bizim yolumuzda" gitmediği için her seferinde geri dönmemeli ve Tanrıları sorgulamamalıyız.
Kişi Tanrılara çok yakın olduğunda, yukarıdakileri anlayacak ve yaşamın kendisini de anlayacak, bu da zamanla bu korkuları ortadan kaldıracaktır. Tanrılar kendilerine yakın olan insanlarla birliktedir, sürekli ve sarsılmaz bir şekilde varlıklarından onları esirgemezler. Meditasyon ve ruhaniyet sizi bu konuda bağlı tutar ve yaşamda meydana gelebilecek bir dizi sonsuz hatadan kaçınmanıza yardımcı olur. Yeterince meditasyon yaptığınızda, çoğu durumda hiçbir zaman gerçekten çok geç olmadığını, ancak Tanrılar tarafından tercih edilip hoş karşılanan güçlü bir kişilik olmak için zamana akıllıca yatırım yapılması gerektiğini de anlarsınız.
Ne kadar çok öğrenirseniz, Tanrılara yukarıdaki şekilde o kadar "az" “ihtiyaç” duyacak ve onların daha fazla İnisiyesi ve öğrencisi olacak, sorunlardan etkilenmeden ve beklentilerinize uygun bir şey olmadığında inancınızı yitirmeden sorunlara etkin bir şekilde liderlik edeceksiniz. Tüm bunlardaki daha büyük planı anlayacaksınız. Bu bir ruhu özgür kılar.
Bu nedenle, Tanrılarla ve onların varlığıyla temas kurmuş ya da Tanrılar ya da varlıkları tarafından doğrulanmış olan herkese bunu asla “unutmamalarını” ve unutulmasına izin vermemelerini/bunu bırakmamalarını tavsiye ediyorum, çünkü unutkanlık başlı başına büyük bir sorundur. Unuttuğumuz zaman, Tanrıların bize hayatın olumsuz darbelerini azalttığı, bizi doğrudan kurtardığı ya da devam etmemiz için bize bilgi ve içsel kararlılık sağladığı yüzlerce zamanı unutabiliriz. Ve işlerin beklendiği gibi gitmediği bu tekil zamana ya da hayatımızın bu dönemine yanlışlıkla takılıp kalabiliriz. Bu atlanmalı ve Tanrılarla ve onların Dünya üzerindeki Topluluklarıyla olan bağlantıda emin olunmalı, bu konuda evrimleşmeye ve yaşamın kendisini anlamaya devam edilmelidir. Bu atlanmalı ve kişi Tanrılarla bağlantısında ve onların Dünya üzerindeki Topluluklarıyla olan bağlantısında emin olmalı, ve bu konuda evrimleşmeye ve yaşamın kendisini anlamaya devam etmelidir.
-Yüksek Rahip Hooded Cobra 666