Bu metin, Joy of Satan Gardiyanı Power of Justice’ın forumlardaki yazısından çevrilmiştir.
Kundalini Yoga, büyük ölçüde yanlış anlaşılan konulardan birisidir. Dışarıdaki her “guru”, kendi yaptıklarına dair vaaz verirken, bunların neden yapılması gerektiğini veya diğer yaklaşımlar yerine ne için kendi yaptıklarının daha uygun olduğunu açıklamaktan kaçınıyor gibi görünüyor. Bu insanların çoğunun bilgisiz olduğuna ve yaptıkları şeyler konusunda gerçek anlamda bilgi sahibi olmadıklarına inanıyorum.
Okült ile ilgili her şeyin bilimsel olarak açıklanabileceğini unutmayın. Bu yazı bilimsel olarak her şeyi açıklamıyor olsa da, Kundalini Yoga'nın temel prensibi hakkında fikir edinmenize yardımcı olacaktır.
“Yaşam Nefestedir.” — Thoth
Yukarıdaki alıntının birçok yorumu vardır, bunlardan biri de kraniosakral ritimle ilgilidir. Kranyum [kafatası] ve pelvis, omurga ile birbirine bağlıdır. Her nefes alışınızda sakrum arka yöne esnerken, nefes verdiğinizde ise öne doğru esner. Aynı zamanda, nefes aldığınızda kafatasının sütürleri açılırken, nefes verdiğinizde kapanır. Bu, beyin omurilik sıvısı için bir pompalama mekanizması görevi görür.
Dolayısıyla, çoğu Kundalini Yoga kriyasında olduğu üzere, nefes alıp verirken aynı anda omurgayı ileri ve geri esnetmenin omurilik sıvısının akışını hızlandırması mantıklıdır. Bu neden önemlidir? Beyin omurilik sıvısının bileşimine bakarsanız, çözelti hâlindeki proteinler ve tuzlardan oluştuğunu görürsünüz. Proteinleri ve tuzları bir çözeltiye koyduğunuzda ise bir elektrik yükü oluştururlar.
Peki, yüklü molekülleri hızlandırdığınızda ne olur? Eksenleri boyunca elektromanyetik bir alan yaratırsınız, insanın omurgası söz konusu olduğunda bu alanın yönü, dümdüz yukarıya olacak şekildedir. Yüklü moleküller ne kadar hızlı olursa, alan da o kadar güçlü olur. Kundalini Yoga’daki hareketler tam da bu nedenle hızlıdır.
[Yukarıdaki animasyondaki mavi daire, omurgadaki hızlanan beyin omurilik sıvısını; kırmızı daire de, bunun oluşturduğu elektromanyetik alanı temsil etmektedir. Dairelerdeki “ilerleme çubuğunu” dikkate almayın; bu animasyon zaman genişlemesini göstermek için yapılmıştır, daha iyi bir örnek bulamadım.]
Belirli kaslarınızı kasıp [bandha tutar gibi] nefesinizi tuttuğunuzda, omurganızın içindeki basıncı artırarak omurilik sıvısının akışını daha da hızlandırırsınız.
Tüm bunlar, çakralardan Sushumna nadiye ve en nihayetinde taçtan [taç çakrası] dışarı enerji çekmeye başlayan güçlü bir elektromanyetik alan oluşturmaya katkıda bulunur.
Joy of Satan’In web sitesindeki bilgilere aşina iseniz, tüm bunlar size bir şeyler çağrıştırıyor olmalıdır. Umarım bu, Kundalini Yoga’nın doğru bir bakış açısıyla neye benzediğine dair zihninizde bir şeylerin canlanmasına yardımcı olur. Nasıl ve neden olduğunu bildiğinizde, doğal olarak ne yapmanız ve ne yapmamanız gerektiğini de anlayacaksınız.
Hareketleri sırf yapmak için yapmayın. Kundalini Yoga bilinçli olarak uygulanmalıdır. Her nefes ve hareket, tüm dikkatinizi gerektirir. Bu, sizi taklitçiler denizinden ayıran şey olacaktır.
__________________________________________________________________________
Referanslar:
Bu makalede gördüğünüz şeylerin çoğu Dr. Joe Dispenza'nın birçok harika çalışmasından ve araştırmasından derlenmiştir.
Kundalini Yoga, büyük ölçüde yanlış anlaşılan konulardan birisidir. Dışarıdaki her “guru”, kendi yaptıklarına dair vaaz verirken, bunların neden yapılması gerektiğini veya diğer yaklaşımlar yerine ne için kendi yaptıklarının daha uygun olduğunu açıklamaktan kaçınıyor gibi görünüyor. Bu insanların çoğunun bilgisiz olduğuna ve yaptıkları şeyler konusunda gerçek anlamda bilgi sahibi olmadıklarına inanıyorum.
Okült ile ilgili her şeyin bilimsel olarak açıklanabileceğini unutmayın. Bu yazı bilimsel olarak her şeyi açıklamıyor olsa da, Kundalini Yoga'nın temel prensibi hakkında fikir edinmenize yardımcı olacaktır.
“Yaşam Nefestedir.” — Thoth
Yukarıdaki alıntının birçok yorumu vardır, bunlardan biri de kraniosakral ritimle ilgilidir. Kranyum [kafatası] ve pelvis, omurga ile birbirine bağlıdır. Her nefes alışınızda sakrum arka yöne esnerken, nefes verdiğinizde ise öne doğru esner. Aynı zamanda, nefes aldığınızda kafatasının sütürleri açılırken, nefes verdiğinizde kapanır. Bu, beyin omurilik sıvısı için bir pompalama mekanizması görevi görür.
Dolayısıyla, çoğu Kundalini Yoga kriyasında olduğu üzere, nefes alıp verirken aynı anda omurgayı ileri ve geri esnetmenin omurilik sıvısının akışını hızlandırması mantıklıdır. Bu neden önemlidir? Beyin omurilik sıvısının bileşimine bakarsanız, çözelti hâlindeki proteinler ve tuzlardan oluştuğunu görürsünüz. Proteinleri ve tuzları bir çözeltiye koyduğunuzda ise bir elektrik yükü oluştururlar.
Peki, yüklü molekülleri hızlandırdığınızda ne olur? Eksenleri boyunca elektromanyetik bir alan yaratırsınız, insanın omurgası söz konusu olduğunda bu alanın yönü, dümdüz yukarıya olacak şekildedir. Yüklü moleküller ne kadar hızlı olursa, alan da o kadar güçlü olur. Kundalini Yoga’daki hareketler tam da bu nedenle hızlıdır.
[Yukarıdaki animasyondaki mavi daire, omurgadaki hızlanan beyin omurilik sıvısını; kırmızı daire de, bunun oluşturduğu elektromanyetik alanı temsil etmektedir. Dairelerdeki “ilerleme çubuğunu” dikkate almayın; bu animasyon zaman genişlemesini göstermek için yapılmıştır, daha iyi bir örnek bulamadım.]
Belirli kaslarınızı kasıp [bandha tutar gibi] nefesinizi tuttuğunuzda, omurganızın içindeki basıncı artırarak omurilik sıvısının akışını daha da hızlandırırsınız.
Tüm bunlar, çakralardan Sushumna nadiye ve en nihayetinde taçtan [taç çakrası] dışarı enerji çekmeye başlayan güçlü bir elektromanyetik alan oluşturmaya katkıda bulunur.
Joy of Satan’In web sitesindeki bilgilere aşina iseniz, tüm bunlar size bir şeyler çağrıştırıyor olmalıdır. Umarım bu, Kundalini Yoga’nın doğru bir bakış açısıyla neye benzediğine dair zihninizde bir şeylerin canlanmasına yardımcı olur. Nasıl ve neden olduğunu bildiğinizde, doğal olarak ne yapmanız ve ne yapmamanız gerektiğini de anlayacaksınız.
Hareketleri sırf yapmak için yapmayın. Kundalini Yoga bilinçli olarak uygulanmalıdır. Her nefes ve hareket, tüm dikkatinizi gerektirir. Bu, sizi taklitçiler denizinden ayıran şey olacaktır.
__________________________________________________________________________
Referanslar:
Bu makalede gördüğünüz şeylerin çoğu Dr. Joe Dispenza'nın birçok harika çalışmasından ve araştırmasından derlenmiştir.
