SolarLegato
New member
- Joined
- Jul 29, 2025
- Messages
- 2
Saygıdeğer forum üyeleri,
Yaşadıklarım ve geçmiş hayatım ile ilgili bilgi verip fikir ve önerilerinizi almak için bu konuyu açıyorum.
Öncelikle kendimi tanıtmakla başlamak istiyorum. Türkiye’ de yaşayan bir gencim. Benim hikayem 7-8 yaşlarında başladı. Yüzme eğitimi aldığım sürede henüz yüzmeyi öğrenmemişken bana bir sesin “sen yüzmeyi öğrendin, suya atla” demesiyle başladı ve olimpik havuzda boğuluyor olmam biraz geç fark edildi. Sonrası karanlık, uyandığımda havuzun kenarında su kusuyordum. Ardından sma sapan bir sürü ölüm tehlikesi atlattım. Sonrasında hayatım tamamen değişti. Okültizm’e ani bir merak salmaya başladım ve elime geçen kaynakları okuyordum. Müslüman sayılmayacak bir çekirdek ailede bulunmama rağmen evimizde çokca eski havas ve cinlerle ilgili kitap mevcuttu. Tabi bu süreç 18-19 yaşlarında başladı. Sonra zamanla bize kötü gösterilerinin aslında iyi olduğunu, güzeli çirkin, çirkini güzel gösterdiklerini anlamaya başladım. Bir aile büyüğümüzün ocak (anadolu şifacılar ve büyü bozanlar için kullanılan bir kavram) olduğunu öğrendim.
Kendisi de annesinden el almış zamanında. Bir sürü parşomenler, tılsımlar, yazılar vardı sakladığı. Gençken şifa dağıtırmış babam öyle söylerdi. Fakat bu ailede bu gücü tam tersi kullananlarda vardı. Kusura bakmayın çok detay vermekten kaçınıyorum. Anlayışla karşılayacağınızı düşünüyorum Sonrasında yakın bir kız arkadaşımın tavsiyesi ile onların bir aile dostu ile tanıştım. islamiyette “hüddam” denilen türde bir kadındı. Kahve falı bakalım istersen dedi ama bunun sadece karşısındakini korkutmamak in yaptığına emindim. Çünkü hiçbir zaman fincana bakmadı kafasını omzuna yaslayıp sanki bir şeyi dinler gibi bana ailem hakkında bilmediğim şeyleri anlattı. Hatta işin garip kısmı bana “bir şey seni hep korumuş” dedi. Boğulma olayımı anlatırken. Bu boğulma olayını ailem dışında kimse bilmez. Daha sonra anlattıklarını teyit ettim. Doğru çıktı, bizi büyü yaptığını söylediği ismi aileme söylediğimde hiç şaşırmamışlardı. Daha sonrasında bir şekilde o büyüyü bozduk fakat o günden sonra çok şey değişti. O kadar öfkeli ve sinirliydim ki… Sonrasında evin içinde otururken sürekli annemin sesini duyuyordum geceleri adımı söylüyordu ve sonra gülüyordu. Fakat annem uyuyordu. İlk zamanlar çok korkuyordum sonra alıştım. Yine mi geldin diye küfür ediyordum.
Sonrasında enerjimi doğru kanalize edebilmek için reikiye başladım ve birinden el aldım. O günden sonra her şey daha beter oldu. Artık çok daha net duymaya başladım ve özellikle rüyama girip benimle iletişim kurmasını istiyordum. Gel zaman git zaman, ben yine yukarıda bahsettiğim kadının yanına gittim. Durumu anlattım. Bana “burada zaten, görüyor” dedi. Sonra bana “Götürsün mü” dedi. Götürsün dedim. Sonra bir daha ne o sesi duydum ne de yanımda enerjisini hissettim. Hayatımda korunma ve sağlık harici hiçbir ritüel yapmadım ve daha sonra her şeyden uzaklaşmak için içki içmeye başladım. Fakat o dönemlerden beri bütün işlerim berbat bir hal almaya başladı, iş hayatım aşk hayatım… Sanki olduğum yere ölüm ve yıkım götürüyordum. Lanetlenmiş gibi. Son zamanlarda da anksiyete krizlerim artmaya başladı ve bu benim hayatımı çok kötü etkiliyor. Hiçbir şey yapasım gelmiyor. Bu benim karakterime ters bir durum. Bu durumu bir an önce yok etmem gerekiyor. Ben bunun bir süreç olduğuna inanmıyorum çünkü. Yeniden JoS’ta bulunan meditasyonlara başlama niyetindeyim. Fakat, sizlerden ve bilgili kişilerden fikir ve öneriler bekliyorum.
Saygılarımla,
M.
Yaşadıklarım ve geçmiş hayatım ile ilgili bilgi verip fikir ve önerilerinizi almak için bu konuyu açıyorum.
Öncelikle kendimi tanıtmakla başlamak istiyorum. Türkiye’ de yaşayan bir gencim. Benim hikayem 7-8 yaşlarında başladı. Yüzme eğitimi aldığım sürede henüz yüzmeyi öğrenmemişken bana bir sesin “sen yüzmeyi öğrendin, suya atla” demesiyle başladı ve olimpik havuzda boğuluyor olmam biraz geç fark edildi. Sonrası karanlık, uyandığımda havuzun kenarında su kusuyordum. Ardından sma sapan bir sürü ölüm tehlikesi atlattım. Sonrasında hayatım tamamen değişti. Okültizm’e ani bir merak salmaya başladım ve elime geçen kaynakları okuyordum. Müslüman sayılmayacak bir çekirdek ailede bulunmama rağmen evimizde çokca eski havas ve cinlerle ilgili kitap mevcuttu. Tabi bu süreç 18-19 yaşlarında başladı. Sonra zamanla bize kötü gösterilerinin aslında iyi olduğunu, güzeli çirkin, çirkini güzel gösterdiklerini anlamaya başladım. Bir aile büyüğümüzün ocak (anadolu şifacılar ve büyü bozanlar için kullanılan bir kavram) olduğunu öğrendim.
Kendisi de annesinden el almış zamanında. Bir sürü parşomenler, tılsımlar, yazılar vardı sakladığı. Gençken şifa dağıtırmış babam öyle söylerdi. Fakat bu ailede bu gücü tam tersi kullananlarda vardı. Kusura bakmayın çok detay vermekten kaçınıyorum. Anlayışla karşılayacağınızı düşünüyorum Sonrasında yakın bir kız arkadaşımın tavsiyesi ile onların bir aile dostu ile tanıştım. islamiyette “hüddam” denilen türde bir kadındı. Kahve falı bakalım istersen dedi ama bunun sadece karşısındakini korkutmamak in yaptığına emindim. Çünkü hiçbir zaman fincana bakmadı kafasını omzuna yaslayıp sanki bir şeyi dinler gibi bana ailem hakkında bilmediğim şeyleri anlattı. Hatta işin garip kısmı bana “bir şey seni hep korumuş” dedi. Boğulma olayımı anlatırken. Bu boğulma olayını ailem dışında kimse bilmez. Daha sonra anlattıklarını teyit ettim. Doğru çıktı, bizi büyü yaptığını söylediği ismi aileme söylediğimde hiç şaşırmamışlardı. Daha sonrasında bir şekilde o büyüyü bozduk fakat o günden sonra çok şey değişti. O kadar öfkeli ve sinirliydim ki… Sonrasında evin içinde otururken sürekli annemin sesini duyuyordum geceleri adımı söylüyordu ve sonra gülüyordu. Fakat annem uyuyordu. İlk zamanlar çok korkuyordum sonra alıştım. Yine mi geldin diye küfür ediyordum.
Sonrasında enerjimi doğru kanalize edebilmek için reikiye başladım ve birinden el aldım. O günden sonra her şey daha beter oldu. Artık çok daha net duymaya başladım ve özellikle rüyama girip benimle iletişim kurmasını istiyordum. Gel zaman git zaman, ben yine yukarıda bahsettiğim kadının yanına gittim. Durumu anlattım. Bana “burada zaten, görüyor” dedi. Sonra bana “Götürsün mü” dedi. Götürsün dedim. Sonra bir daha ne o sesi duydum ne de yanımda enerjisini hissettim. Hayatımda korunma ve sağlık harici hiçbir ritüel yapmadım ve daha sonra her şeyden uzaklaşmak için içki içmeye başladım. Fakat o dönemlerden beri bütün işlerim berbat bir hal almaya başladı, iş hayatım aşk hayatım… Sanki olduğum yere ölüm ve yıkım götürüyordum. Lanetlenmiş gibi. Son zamanlarda da anksiyete krizlerim artmaya başladı ve bu benim hayatımı çok kötü etkiliyor. Hiçbir şey yapasım gelmiyor. Bu benim karakterime ters bir durum. Bu durumu bir an önce yok etmem gerekiyor. Ben bunun bir süreç olduğuna inanmıyorum çünkü. Yeniden JoS’ta bulunan meditasyonlara başlama niyetindeyim. Fakat, sizlerden ve bilgili kişilerden fikir ve öneriler bekliyorum.
Saygılarımla,
M.