Tanrılar bizi sınar, mesela bir öğretmenin verdiği sınav 'ceza' mıdır, yoksa öğrencilerin üst sınıfa geçmesi için gerekli olan bir şey mi? Tanrılar bizi ölümcül ve haksız kötülükten korur, sokakta geçip size durduk yere bıçağı saplayan birisi ile karşılaştıktan sonra sınanmış olmuyorsunuz; gerçek sınamada kişi çok acı çeker ve en dibi görür fakat ölümcül zarar görmez. Yaşadığınız bir durum çok ama çok kötüdür ve uzun süredir devam ediyordur, siz bunu yanlış anlayıp "Tanrılar beni cezalandırıyor!!!" derseniz sınavdan kalırsınız; onun yerine yaşadığınız kötü durumu anlamanız, üstüne gitmeniz, sizin de bu durumu sınamanız ve en sonunda kendi ellerinizle o durumu paramparça edip etkisini kırmanız beklenir. Böylece Satürn'ün sınavlarına diz çöktürmüş olur, acıya bağışıklık kazanır ve büyük bir sınavı kalıcı olarak geçtiğiniz için ruhani olarak gelişirsiniz. Modern dünya bunun tam tersini yapar, travma yaşayan kişiler hemen kurban psikolojisine girer ve yaşadıkları travmanın üzerine bir karakter inşa eder; yıkıcı bir şeyin üzerine inşa edilen şey de yıkılmaya mahkumdur.
Direkt Tanrıların cezalandırma durumuna da değinelim. Eğer ihanet eder, iki yüzlülük yapar, saman altından su yürütmeye çalışır yahut dini sadakatte kusur edip bir oraya bir buraya savrulursanız; kendi belanızı kendiniz bulursunuz ve "Tanrılar bana ceza verdi..." diye suçu Tanrılara atamazsınız. Fakat Tanrıların da eli armut toplamaz, gerçekten çok ama çok kötü olan insanlara ve bölgelere ceza vermekten çekinmezler. Fakat bu İbrahimi dinlerdeki Sodom ve Gomorrah gibi "Bir sürü Gay'lar! Meteor atın!!!" gibi salak bir şekilde olmaz, ilahi düzene burnunu sokmayı deneyen kişilere verilir bu cezalar. Yahudilerin yargılanması da böyle olacak, Tanrılar cezalandırır ama sadece hak edenleri. Çocukken bakkaldan Vivident sakız çaldınız diye yarın bir gün yolda yürürken kafanıza yıldırım düşmeyecek, merak etmeyin.