Scyrb said:
Esenlikler,
Varlığını direkt geldiği elementin varlığından alan bir renk nasıl aynı özellikleri taşımak zorunda olamaz? Bunun mantıksal bir açıklamasını yapabilir misiniz?
Evrende her oluşum geldiği ve türediği maddenin/elementin özelliklerini tamamen göstermiyor olsa da göstermek zorundadır.
"Tamam, altın rengi altın elementinden geliyor olabilir ama neden aynı özellikleri göstermek zorundalar ki? Tamamen farklı özellikleri olabilir." demek ne kadar mantıklı?
Esenlikler,
Buradaki çıkış noktanız hatalıdır. Tenselden tinsele değil, tinselden tensele bir perspektifle bakmalısınız. Altın iletken olabilir, ki sarı renkte olduğu için sarı da iletişimin ve elektriğin rengidir, yani mantıkta bir sorun bulunmamaktadır. Yine de bu prensip her şeyde işler mi kesin bir şey diyememekteyim.
Sorunuza dönecek olursak, biz altın rengi derken Güneş gibi parlak, sarı ile beyaz arası bir renkten bahsediyoruz. Aslında bahsettiğimiz şey Solar enerjiler. Ki Latince'de de Aurum [Altın] yine Güneş'e ait bir mantraydı. Hint mitolojisinde Surya'nın farklı suretlerine rastlamak da mümkündür.
Altın ile Güneş'in ilişkisini soracak olursanız da Güneş zenginlikle, otoriteyle, asaletle ilişkilidir. Altın da eski dönemlerden beri kişinin maddi durumuyla ilişkili olmuştur.
Olaylara böyle bakarsanız daha kolay bağ kurabilirsiniz.
Altın-Beyaz dediğimiz enerji ise doğrudan Güneş'e bağlıdır. Güç, saygınlık, otorite, zenginlik. Ayrıca koruyucu bir enerji tabakası olan auraya da rengi üzerinden bakmamalısınız. Aura programlanabilir. Tabii ki korunma için en uygun enerjiler Mavi ve Altın gibi renklerdir, ancak Siyah [azaltma], Gri [ölüm] olmadıkça sorun yaratmayacaktır.
Aurayı yöneten gezegen olan Uranüs de elektrik ile ilgilidir. Yani bunun doğrudan bir "iletken olursa korunamayız" şeklinde yorumlanmaması gerekmektedir. Astralden bahsediyoruz. Aura bir şeyleri çekmekte de, göndermekte de kullanılabilir. Yüksek Rahibe Maxine Dietrich zaten enerjileri kontrol etmede auranın da rol oynadığını söylemişti.
İyi günler.
