Elite
Well-known member
- Joined
- Mar 25, 2020
- Messages
- 2,813
Hem askeri başarılarıyla işgal altındaki memleketimizi kurtarmış, hem de onu karanlığın pençelerinden, iç düşmanlarımızı saf dışı ederek korumuş Atamızı minnetle anıyoruz.
Bugün kendimizi özgürce ifade edebiliyor, dinimizi özgürce yaşayabiliyor, Türk halkının kaderini halkına çoktan yüz çevirmiş padişahlarca değil de, kendi ellerimizle, milletçe tayin edebiliyorsak bunu ona borçluyuz.
Kısa sürede başardığı büyük işler sayesinde halkımız ve ülkemiz bugün, her daim gelişme ve ilerleme azmini taşıyor. Bir millete bu hakkı hediye eden odur.
Bize sunduğu haklar ne anlatarak bitebilir, ne de kurtardığı karanlık tarif ederek sözlere dökülebilir...
Büyük işleri karşısında, sadece minnet ve sadakat duygularımızla ona teşekkür edebiliriz.
En içten duygularımızla minnet borcumuzu sana sunuyoruz, Ulu Önder Atatürk.
Milletimizin medeniyete sağlayacağı katkıya olan inancınızı asla boşa çıkarmayacak, manevi mücadelenize asla sırt çevirmeyecek ve halkımızı her daim ileriye taşıma hırsıyla çalışacağız.
Bizim savaşımız, sadece ruhani bir savaş ve dini bir mücadele değildir. Aynı zamanda 100 sene önce Cumhuriyetin temelleriyle birlikte yakılmış o ateşin, aydınlığın varlığının ve onu korumanın savaşıdır.
İnsanlık tarihi boyunca pek çok büyük atılım yaşandı, pek çok kez ilerleme katettik. Türk halkıysa yer yer bunlardan faydalandı, yer yerse onlara ulaşmaktan mahrum bırakıldı.
Bu atılımların en büyüklerinden birisinin mimarı da Atatürk'tür. Bu, içimizden, bizden doğmuş haklı bir mücadele ve atılımdır. Bir ülkeyi aydınlığa kavuşturmanın mücadelesini veren odur.
Biz Spiritüel Satanistler olarak özümüzden kopmuş olmanın acısını en iyi bilenleriz. Bunu bilmeyenleriniz varsa da, demek istediğimi zaman içinde anlayacaksınızdır.
Aydınlıktan kopan karanlığa gömülür. Tam da bu yüzden, bize bırakılan emanete sıkıca sarılmalıyız. Atatürk gibi insanlar çokça kez dünyaya gelmezler. Fakat büyük işleri, çağlar boyu dayanan bir yapıya benzer. Bu yapıdan yayılan medeniyet ateşinin sıcağı, kimilerini kaçırsa da, biz daima yaklaşanlardanız.
Bu ateşin yakıcısına, o kutsal medeniyet mabedinin kurucusuna bir kez daha bütün minnetimizle ve içtenliğimizle teşekkür ediyoruz, onu aramızdan ayrılışının yıldönümünde özlemle anıyoruz.
Bugün kendimizi özgürce ifade edebiliyor, dinimizi özgürce yaşayabiliyor, Türk halkının kaderini halkına çoktan yüz çevirmiş padişahlarca değil de, kendi ellerimizle, milletçe tayin edebiliyorsak bunu ona borçluyuz.
Kısa sürede başardığı büyük işler sayesinde halkımız ve ülkemiz bugün, her daim gelişme ve ilerleme azmini taşıyor. Bir millete bu hakkı hediye eden odur.
Bize sunduğu haklar ne anlatarak bitebilir, ne de kurtardığı karanlık tarif ederek sözlere dökülebilir...
Büyük işleri karşısında, sadece minnet ve sadakat duygularımızla ona teşekkür edebiliriz.
En içten duygularımızla minnet borcumuzu sana sunuyoruz, Ulu Önder Atatürk.
Milletimizin medeniyete sağlayacağı katkıya olan inancınızı asla boşa çıkarmayacak, manevi mücadelenize asla sırt çevirmeyecek ve halkımızı her daim ileriye taşıma hırsıyla çalışacağız.
Bizim savaşımız, sadece ruhani bir savaş ve dini bir mücadele değildir. Aynı zamanda 100 sene önce Cumhuriyetin temelleriyle birlikte yakılmış o ateşin, aydınlığın varlığının ve onu korumanın savaşıdır.
İnsanlık tarihi boyunca pek çok büyük atılım yaşandı, pek çok kez ilerleme katettik. Türk halkıysa yer yer bunlardan faydalandı, yer yerse onlara ulaşmaktan mahrum bırakıldı.
Bu atılımların en büyüklerinden birisinin mimarı da Atatürk'tür. Bu, içimizden, bizden doğmuş haklı bir mücadele ve atılımdır. Bir ülkeyi aydınlığa kavuşturmanın mücadelesini veren odur.
Biz Spiritüel Satanistler olarak özümüzden kopmuş olmanın acısını en iyi bilenleriz. Bunu bilmeyenleriniz varsa da, demek istediğimi zaman içinde anlayacaksınızdır.
Aydınlıktan kopan karanlığa gömülür. Tam da bu yüzden, bize bırakılan emanete sıkıca sarılmalıyız. Atatürk gibi insanlar çokça kez dünyaya gelmezler. Fakat büyük işleri, çağlar boyu dayanan bir yapıya benzer. Bu yapıdan yayılan medeniyet ateşinin sıcağı, kimilerini kaçırsa da, biz daima yaklaşanlardanız.
Bu ateşin yakıcısına, o kutsal medeniyet mabedinin kurucusuna bir kez daha bütün minnetimizle ve içtenliğimizle teşekkür ediyoruz, onu aramızdan ayrılışının yıldönümünde özlemle anıyoruz.
