Welcome to our New Forums!

Our forums have been upgraded and expanded!

Welcome to Our New Forums

  • Our forums have been upgraded! You can read about this HERE

Gerçek gerçekse ne kadar doğru ve gerçek

Sorgucu

New member
Joined
Jan 7, 2022
Messages
200
Esenlikler. Sorularım çok, cevaplarının kaliteli olması ümidi ile yazıyorum. Sorum satanizmin ne kadar doğru olduğu ile alakalı hem felsefi hem bilimsel yaklaşıcam. İlk sorum şu neden denildiği gibi dünyadan Tanrı olmuş insanlarla iletişime geçemiyoruz çağıramıyoruz ? derseniz ki yoo oluyor öyle diye denediniz mi eğer cevabınız evetse size güvencimden tamam derim ama oyun olmdığı yine de ne malum yani demek istediğim Şeytan ve diğer Tanrıların gücü bize ettiği büyük yardımlar neden sonuç bin yıllardır niye hiç üst kademeye gelemedi yenemedik o kadar güçlülerse evrenin en güçlü imparatoru dünyayı nasıl hala kurtaramaz ? göz boyaması olamaz mı bu yardımlar belkide gerçeklikten tamamen uzaktır benim ruhum yeterince gelişmiş değil sizden biri çakraları görebilecek derecede gelişmiş olup evet yahudilerin 4 çakrası var diyebildi mi yada bu bir şeyi değiştirir mi ? attığınız sümer kaynaklarında wikipedia Şeytan üzerine sanıldığı şeylerin sadece yorum olduğunu bilim insanlarınıda bunların gerçek olmadığını söylüyor.
öte yandan teistlik satanzmde şeytan güçsüz olarak tasfir edilip ona tapınanlar bilerek güç veriyor Şeytana ben teistlik savunuculuğu falan yapmıyorum satanizmi genel olarak ele alıyorum ve böyle yapınca da spritüel satanizm oldukça kolektif bir din sonucuna varıyorum. Paganlar da satanisti diyebilirsiniz belki tamam Şeytanı kullanır yüceltirlerdi bazı paganlar bu bariz ama direkt olarak şeytanı Tanrı görüp ruhani çalışmalar yapıyormulardı her biri + olarak neden sadece ruhaniyet ve neden Tanrılığa erişim için illede satanizm sizede tuhaf gelmiyor mu bu tamam ruhaniyet önemli ama bu sadece işte et yiyip hiç sebze meyve yemeden ben çok sağlıklıyım demeye benzer. Bilim özellikle bu çağda yeni yeni yükselmeye başladı değer gördü bu yahudiler gelmeden önce neden inanlarda araba internet vb. yoktu ne de olsa refah içinde tehditsizce yaşıyorduk neden yani bu saydığım şeyler kötümü ? Bilimin ve sanatın Tanrıları bizim Tanrılarımız değil mide bilimsel üst seviyede teknoloji yada gelişim uygulayamadılar tamam sanat var kabul ama nerde bu bilim ? Şeytan neden bu kadar çok onun altında Tanrı olmamızı istiyor hadi olduk diyelim çıkıp özgürce ölümsüzlüğümüzü yaşamak istesek ne olucak ? bide neden bu kadar çok şeytana övgü var ayin olsun 23 aralık günü olsun o kadar kutsallaştırıyoruz ki bana sanki enerjimizi ona göderiyoruz gibi geldi ne dersiniz ? hell in tanrıları Şeytanın ırkından dolayısı ile Şeytan onlarla anlaşma içinde olup dünyaya hüküm sürüp enerji depolamak sömürmek istemiş sonrasında reptilianların “Beklenmedik” saldırısına urayınca onu bin yıllardır kurtaramıyor öyle mi savaş var diyorsunuz astral düzlemde astral projeksyon yapınca biz bunuda göremiyoruz ? RTR yapan bizler yine bitince şeytana atfolsun çekiyoruz o kadar çok var ki böyle. eski mısır tabletlerinde saklanan gizli bir yazıda var söylemeden edemeyeceğim bu yazıda Şeytan allahın kontrolü altında olan düşünce formudur gibi şeyler yazıyor tam terside olabilir bana kalırsa her biri ya ortak olarak anlaşmalı bizi sömürüyor ya yine amaç sömürmek ama düşmanlarda el atıyor giriyor devreye veya bunlar dünyaca insanların uydurduğu yine yönetim, enerji toplama olan düşünce formları en başta semboller bile olabilir sembollere anlam yükleyipte ortaya çıkan düşünce formlarıdır belkide yada bir frevunun kendini tanrı ilan edip enerji alması ve kendinide geliştirmesi sonucu oluşan ve diğer tanrılarıda kendi yarattığı düşünce formları bile olabilir! Ve demon davet etmede biz yeterli psişik açıklığa erşemedik ondan göremiyoruz evet ama yanlarda kağıt olur başka şey olur biz istediğimizde bile oynatmıyorlar tamam saçma oldu biraz ama şu örneği verince daha iyi anlayacaksınız onlardan yardım istediğimizde kolay orta seviyelerde olanları hallediyorlar ama zor olan örneğin yorumlarda gördüm birinin dedesi falan kördü şeytan dan yardım istemiş ama etmemiş admin cevabı da büyü yapın Med yapın bir kaç ay sonra tekrar yardım isteyin olmuş peki ne kaldı geriye ? Bu işi bizmi yapıyoruz şeytan mı ? Satanizimden çıktım ama hala yardım istemelik durumlarda işlerim rast gidiyor çünkü Med yoga ile elde ettiğim enerji ile oluyor/oldu diye olumlayıp imgelediğimde oluy ne istersem. Şeytanında bizden istediği bu Med yapmak güçlenmek daha sonra kendisinden yardım istemesini istemek ve enerjisini ona adamak bir şekilde bu dediğimi dolandırmaya çalışmayın gayet iyi anladınız. Son son bir sorum daha şeytanın bizden istediği elitlik ile ilgili bu kavram nerden geliyor ne kadar tutarlı ? Benim elitim bir başkasına göre elit olmaya bilir ve kişinin hastalıklı ruhu yaptığı şeye elit derse onu kim suçlayabilir ki ? Mesela örnek verem ağaçları kesmek etiktir çünkü kağıt üretirsin, değildir çünkü doğayı yok edersin dengeli keseyim etik olsun dersin ama bu elde ettiğin kağıt belli gruba gidecek onlara fayda sağlayacak başka yerde ki insanlar bu kesilen ağaçtan yine etkilenecek. Yada hayvanlar üzerinde deney uygulanması etik çünkü bilime dünyaya katkı insanlara katkı ama hayvanlara zarar ızdırap etik değil. Mutlak doğru olabilir mi cidden ? Ayrıca diyelim bir satanist etik olmayan şeyler yapıyor hep yada normal birisi acayip kötü zararlı bunun cezası hiç bir zaman yok mu kimsenin görmediği bilmediği zamanda ha etiklik yapmışsın ha yapmamışsın kendin bilirsin bunu da ki göreceli buda iyilik kötülük gibi yani yaptığın davranış sana göre kötü ise o zaman belki vicdanın ağırır. Umarım derdimi anlatabilmişimdir sizden isteğim bu soruları dalgaya almadan cevaplamanız sadece benim çevremden en az 30 kişi satanizmi bunlardan dolayı bıraktı bende dahil. Evrenin oluşumu big bang yok1.1 yazısını okuduktan sonra bende tekrar bir şeyler canlandı onun için yazdım bunuda lütfen geçiştirmedem düzgünce yanıtlar verin akla mantığıma uyarsa yeniden satanist olmak isterim belki yoksa belirsiz kim ne olduğunu gerçek amacını hatta var olup olmadığını bile bilmediğim bir şeye bağlı kalmak istemem. Sevgilerle.
 
Sizin sorularınız "Kahinin sorusu" başlığı altında cevaplandı. Onun haricinde meditasyonlara başlayın ve devam edin. Ne kaybedersiniz? Her gün 20 dakika ayırsanız ne olur? Kendinize 1 ya da 2 yıl ayırın, bu süre zarfında gelişim yaşarsanız daha çok bağlanırsınız zaten. Geliştiğinizi gördükçe 20 dakikayı 30 sonra da 40 ve daha da arttırmayı kendiniz isteyeceksiniz. Sadece başlayın ve istikrarlı bir şekilde devam edin. Başladığınız saatte Ay'ın boşlukta olmamasına özen gösterin. Ay boşluktayken başlanılan hiçbir işin devamı çoğunlukla gelmez. Şimdiden bol şans. Şu an test etmezseniz, buradakiler size ne söylerse söylesin, kendi özel deneyimlerini anlatsa bile ne ifade eder? Belki yalan söylüyorlar? Şimdi test ederseniz en azından gerçek olduğunu öğrenir veya tamamen hayatınızdan kesin bir şekilde çıkarırsınız. Ama test etmezseniz kısır döngüye girerek, ömrünüzün geri kalanında hep bu git gellerle yıllarca zaman kaybedersiniz ve beyninizin etini kemirir. Seçim sizin.
 
Esenlikler,

Çok karışık yazıyorsunuz. Bizden bu soruları cevaplamamızı bekliyorsunuz ancak lütfen önce sıralı bir şekilde sorularınızı sorun. Hem okuyup anlaması, hem de cevaplaması kolaylaşmış oluyor böylece.

1- Çünkü mühürleri yok. Kaldı ki görüşemiyoruz diye bir şey de yok. Adolf Hitler ile konuşan Yüksek Rahipler var, ancak bu büyük ihtimal zaten Şeytan'ın yardımı altında gerçekleşti. Mühürler, Tanrılarla aramızdaki iletişimi sağlamada etkilidir. Örneğin Adolf Hitler'in mührünü bilmeden kendisini nasıl çağırabilirsiniz? Sizi duymayacaktır.

2- Şeytan, Dünya'yı kurtarabilir ancak biz koca evrendeki tek tür değiliz. Çok büyük enerjiler harcayıp burayı kurtarsalar, diğer yerlerdeki insanlar çok daha kötü durumlarla karşılaşabilirler. Bizim kendimizi kurtarabileceğimizi biliyorlar. İyi bir lider, tüm kaynaklarını tek cepheye yönlendirmez. En akıllıca şekilde bölüştürür ve cephedeki generallere güvenir. Bir cepheyi kazanıp 10 cepheyi kaybetmenin hiçbir mantığı yok.

3- "Bilim adamları" size ruhaniyetin olmadığını da söylüyor ancak siz ilerleyen kısımlarda sonuç alıyorum diyorsunuz. "Bilim" ne derece "bilim", bence ilk önce bunu sorgulamanız gerekiyor. Ruhaniyet var mı yok mu diye hiçbir çalışma bile yapılmazken, Yahudilerin her dedikleri körü körüne kabul edilirken, karşı çıkanlar da hiçbir programa ve medya organına çıkarılmazken bu bir "objektif" ve "gerçek" bilim değildir. Yahudi sitelerinde istediğiniz kadar Mao ve Stalin gibi katilleri övebilirsiniz, bu sizin "kendi ideolojik görüşünüz" olur; ancak Hitler'i överseniz "cani manyak" olursunuz. Hiç katledilmemiş 6 milyon ile 100 milyon kişi bir midir, size soruyorum? Objektiflik nerede? Yahudiler bu denli medyayı ve bilimi yönlendirirken, "bilim şöyle" dedi demek sadece objektiflikten uzak kaçar. Gerçek bilim objektif ve tartışmacıdır. Ruhaniyet de deneyimler üzerine kuruludur, tıpkı bilim gibi. Gözlemlenebilir şeyler bunlar. Bilimsel olarak gerekli araştırmalar yapılsa da ruhaniyet kanıtlanabilir, kişi kendisi ruhaniyette ilerlese de kendine kanıtlayabilir.

4- Evet, çok daha antik çağlarda ruhani pratikler yapılıyordu. Hatta geç dönem paganizminde (Antik Yunanistan olarak tanımladığımız filozoflar dönemi) bile rahipler buna devam ediyordu. Roma İmparatoru Aurelius da ruhaniyetle ilgileniyordu. Zamanla halk arasında ruhani pratikler azalsa bile rahipler arasında son dönemlere kadar devam etti anlayacağınız.

5- Ruhaniyet kimseye yasaklı değil ancak size yol göstermeye çalışan ve işinizi kolaylaştırabilecek birileri varken neden karanlık yoldan ilerleyesiniz? Işıklandırılmış bir kısa yol zaten gösteriliyor. Tanrıların yardımı olmadan da tanrılığa teorik olarak erişilebilir ancak tanrıların yardımını alanlar belki 5 hayatta tamamlayacakken siz bunu 50 hayata çıkarmış olacaksınız.

6- Teknoloji zaten Altın Çağ'da büyük ihtimal vardı (yaklaşık 10 bin yıl öncesi). Gezegenimiz işgal edildikten sonra ruhaniyet ile birlikte büyük ihtimal teknolojide de bir gerileme yaşandı.

"Şeytan bizi sömürüyor" ifadenize yönelik Alterai adlı kardeşimizin eski bir mesajından yanıtı:

Alterai said:
Her şeyden önce esenlikler, sizi anlıyorum bende çok şüpheci birisiyimdir, sorunuza bir cevap vermek yerine size bir öneri yapmak istiyorum. Öncelikle size hangi cevabı verirsek verelim bir şekilde bunun bir antitezini oluşturabilirsiniz zira tanrılar ve reptilianlar hakkında bilgimiz sınırlı yani verdiğimiz cevaplar sizi tatmin etmeye yetmeyecektir, yani bir örnekle durumu açıklamam gerekirse "Ortaçağ'da birinin hastalıklar tanrının gazabı olamaz mı?" diye bir cümle kurduğunu düşünün. O zaman dilimi için bu aksi kanıtlanamayacak bir şey. Sizin sorunuzda hemen hemen aynı, tanrıların teknolojisi ve medeniyetleri hakkında net bir bilgiye sahip olmadığımız için her durumda verilen cevaplara antitez oluşturabileceksiniz.

Yani sunduğunuz iddia şu anki koşullarda yanlışlanamayacak bir iddia diye düşünüyorum şahsen. Felsefede Ad Hoc Hipotez adında bir şey var, bir varsayımı yanlışlanmaktan kurtarmak için eklenilen hipotezlere deniyor. Burada size verilen her cevaba Ad Hoc hipotezlerle cevap verebilirsiniz, aslında Ad Hoc hipotezlerle her şeye cevap verilebilir, vikiden bir örnek veriyorum:

Perilere inanmak isteyen bir kişi, ad hoc hipotezleri kullanarak haksız çıkarılmaktan kaçınabilir (örneğin perilerin görünmez olduğunu veya amaçlarının anlaşılmaz olduğunu ekleyerek).

Böyle durumlarda felsefede bazen Ockham'ın usturası adı verilen bir yöntem kullanılır, eğer elimizde bir olayı veya durumu açıklayan birden fazla varsayım varsa aralarından en basit olan seçilir. Bunun sebebi basit açıklamaların karmaşık olanlara göre daha az varsayım içermesi ve daha az materyalle aynı durumu açıklayabilmesidir. Varsayım sayısı arttıkça düzensizlik artar ve bu durumu içinden çıkılmaz bir hale getirir. Eğer Ad Hoc hipotezlere güvenecekseniz İslam'da dahil her dini haklı çıkartabilirsiniz örneğin bu dünyanın aslında rüya olduğu gibi iddialar bile aslında doğru şekilde savunulduğunda yanlışlanması imkansız bir hale gelir. Her durumda neye inanacağınız size kalmış ben şahsen şüpheci birisi olarak basitlik ilkesine öteki adıyla Ockham'ın Usturasına güveniyorum.

Occam'ın usturası veya Ocham'ın usturası (Latince: Novacula Occami), tutumluluk yasası veya basitlik yasası (Latince: Lex parsimoniae), "olasılıkların zorunluluk olmadan çoğaltılmaması gerektiği" problem çözme ilkesi.

Bunun dışında delil olmadan iddia edilen şeylerin de delil olmadan reddedilebileceğini unutmayın, şeytan babanın kötü olduğunu düşünmeniz için ortada bir sebep yok bildiğim kadarıyla? O zaman hem Ocham'ın usturası yani basitlik ilkesi hem de delilsizlik sebebiyle varsayımınız yanlışlanamasa da ciddiye almak için bir sebep barındırmıyor. Size iyi günler dilerim, umarım cevabım yeterli olmuştur.

7- Şeytan'ın birinin kör dedesine yardım etmemesinin bir sürü sebebi olabilir. Örneğin dedesinin negatif karmasından kaynaklanan bir körlüğü vardır. Bu adam şifa bulsa bile tekrardan körlük baş gösterebilir. Bu durumda da önce negatif karmasının kırılması gerekiyor olabilir. Ya da o kişinin kendisinin yapabileceğini biliyorlardır ve uygulamasını istiyorlardır. Dedesi üstünde şifa çalışması yapması zararına bir şey değil, aksine hem dedesini iyileştirmiş olacak, hem de kendi şifa yeteneklerini geliştirecek. Tanrılar hiçbir şeye bu kadar sığ bakmaz (size sığ bakıyorsunuz demiyorum, insanlar olarak bir şeyleri tüm açılardan değerlendirme konusunda genel olarak tanrılardan çok daha gerideyiz).

8- "Şeytanında bizden istediği bu Med yapmak güçlenmek daha sonra kendisinden yardım istemesini istemek ve enerjisini ona adamak bir şekilde bu dediğimi dolandırmaya çalışmayın gayet iyi anladınız."

Böyle bir ifade hiçbir yerde geçmiyor. Şeytan aksine sizin güçlenip bağımsız ve güçlü olmanızı istiyor. Bu yüzden "ben yaptım oldu, yardımsız da oluyormuş" dediğiniz noktada da zaten "yardımsız olmuyor" dediğimiz hiçbir yer yok. Çok zor işlerde tanrıların yardımı gerekebilir, ancak nihai amacımız kendimizi geliştirmek ve sık sık da "Tanrılara sadece sizi aşan işlerde başvurun." diyoruz.

9- Hayvanlar üzerinde deney uygulamak etik değildir. Lord Thoth'un bilimi sadece materyalistik bir bilim değildir. Bu tarz şeyler hep materyalistik bir sahte gerçeklikten kaynaklanıyor. Hayvanlar üzerinde deneye gerek kalmadan sezgilerle de birçok şey bulunabilir. Diğer şeylerde de yine ruhani gelişmişliğin getirdiği zekâ ve sorun çözme kabiliyetiyle çok daha etik ortak noktalar bulunacaktır. Kaldı ki günümüzde bile kesilen ağaçlar yerine dikiliyor. Tanrıların daha ne gelişmiş yöntemler bulduğunu ve bulabileceğini siz düşünün.

10- Etik kavramı genel hatlar içinde bellidir. Bu anlayış hem bizim doğamızda, hem de tanrıların bilgeliğinde yatmaktadır. Örneğin bir kişi birine tecavüz etse, buna kendisi etik gözüyle baksa bile bu etik olmadığı gerçeğini değiştirmez. "Netlik yok." diyebilirsiniz ancak var, dediğim gibi doğamızda yatıyor. Yahudi lanetlerinden arındıktan sonra şimdi 100 kişiden 70'i tecavüz karşıtıysa, o dönem 100 kişiden 95'i tecavüz karşıtı olacaktır ve bundan tiksinecektir. Sayılar sadece örnek amaçlı verilmiştir, dediğimi anladınız. Etik yine aynı şekilde Taç Çakrası vasıtasıyla kavranabilir.

İyi geceler.
 
Evet çok güzel yanıtlıyorsunuz tatmin edici. Ama bir kaç sorum daha var önce şu temel şeylere kesin olarak cevap almak istediğimden tekrar belirtiyorum Tanrı olduktan sonra savaşmak zorunda mıyız yada şeytanı takip etmeye devam etmek ? Etik dışı kötü şeyler yapanlar tecavüzcüler bunların karşılığı olmuyor öyle mi ? Tanrılar bize kendi genlerinden aktarımı ile daha hızlı evrimleştik diyorsunuz da var mı kanıt evrimin şu zamanda daha hızlı atlaması ile ilgili ? Bazı demonlarda yer olarak normal gezegen isimleri sayılıyor, orda mı yaşıyorlar yani yoksa sembolik mi ? Merkür'ün tur atması yakınlaşıp uzaklaşması bana bize nasıl neden etki ediyor acaba bildiğimiz doğal taşlar gibi mi yoksa daha farklı mı bu her yer için geçerli mi biz bize etki eden duygular olarak sadece kendi güneş sistemimizden mi etkileniyoruz ? Ruh bedenden ayrıldığı zaman neden artık gelişemez gene meditasyon yapsa niye olmuyor bazı metafizik yazarları ruh yaşadığı sürece her türlü kendini geliştirebilir bedenlere sadece zevk için giriyorlar diyordu. Reankarne size göre belli zamanların uyumluluğu ile doğru anda olan bir şey bu an geldiğinde toplu olarak ruhların bir anda yeniden vücut bulması gerekmiyor mu o zaman yoksa ruha göre mi işliyor bu süreç ruhtan ruha değişen mi o nasıl oluyor ? Astral düzlemde ki savaşı neden göremiyoruz savaş derken nasıl bir savaştan bahsediyorsunuz ? Ayrıca zaten yogalarımı yaparım yapmayada elimden geldiğince devam ediyorum ama bazı sebep ve durumlardan dolayı ileri düzey deneyimlerim zor olucak gibi genede bilmiyorum kafam karışık kanım ısınıyor bir yerde bazı şeyler su götürmez şekilde doğru onuda biliyorum genede karar veremiyorum mesela yine etiklikte satanizmde neden birbirine edilen büyüler geçersiz ve başkalarına uygulanan kara büyüler bize geri sekmiyorda satanist olmayan biri kara ağır büyü yapsa karması onu yer bitirir mesela bu nasıl etik oluyor ? Ayrıca kesilen ağaçtan az değil ki Ve bu ağaç sana fayda sağlar diğerlerine zarar yerine eksen ne olcak gene yetmeyecek o fidan büyüyene kadar sen ağaçları kendi halkın için bitirsen mesela diğer halkların hakkı ne olucak.
 
Bright Truth said:
Esenlikler,

Çok karışık yazıyorsunuz. Bizden bu soruları cevaplamamızı bekliyorsunuz ancak lütfen önce sıralı bir şekilde sorularınızı sorun. Hem okuyup anlaması, hem de cevaplaması kolaylaşmış oluyor böylece.

1- Çünkü mühürleri yok. Kaldı ki görüşemiyoruz diye bir şey de yok. Adolf Hitler ile konuşan Yüksek Rahipler var, ancak bu büyük ihtimal zaten Şeytan'ın yardımı altında gerçekleşti. Mühürler, Tanrılarla aramızdaki iletişimi sağlamada etkilidir. Örneğin Adolf Hitler'in mührünü bilmeden kendisini nasıl çağırabilirsiniz? Sizi duymayacaktır.

2- Şeytan, Dünya'yı kurtarabilir ancak biz koca evrendeki tek tür değiliz. Çok büyük enerjiler harcayıp burayı kurtarsalar, diğer yerlerdeki insanlar çok daha kötü durumlarla karşılaşabilirler. Bizim kendimizi kurtarabileceğimizi biliyorlar. İyi bir lider, tüm kaynaklarını tek cepheye yönlendirmez. En akıllıca şekilde bölüştürür ve cephedeki generallere güvenir. Bir cepheyi kazanıp 10 cepheyi kaybetmenin hiçbir mantığı yok.

3- "Bilim adamları" size ruhaniyetin olmadığını da söylüyor ancak siz ilerleyen kısımlarda sonuç alıyorum diyorsunuz. "Bilim" ne derece "bilim", bence ilk önce bunu sorgulamanız gerekiyor. Ruhaniyet var mı yok mu diye hiçbir çalışma bile yapılmazken, Yahudilerin her dedikleri körü körüne kabul edilirken, karşı çıkanlar da hiçbir programa ve medya organına çıkarılmazken bu bir "objektif" ve "gerçek" bilim değildir. Yahudi sitelerinde istediğiniz kadar Mao ve Stalin gibi katilleri övebilirsiniz, bu sizin "kendi ideolojik görüşünüz" olur; ancak Hitler'i överseniz "cani manyak" olursunuz. Hiç katledilmemiş 6 milyon ile 100 milyon kişi bir midir, size soruyorum? Objektiflik nerede? Yahudiler bu denli medyayı ve bilimi yönlendirirken, "bilim şöyle" dedi demek sadece objektiflikten uzak kaçar. Gerçek bilim objektif ve tartışmacıdır. Ruhaniyet de deneyimler üzerine kuruludur, tıpkı bilim gibi. Gözlemlenebilir şeyler bunlar. Bilimsel olarak gerekli araştırmalar yapılsa da ruhaniyet kanıtlanabilir, kişi kendisi ruhaniyette ilerlese de kendine kanıtlayabilir.

4- Evet, çok daha antik çağlarda ruhani pratikler yapılıyordu. Hatta geç dönem paganizminde (Antik Yunanistan olarak tanımladığımız filozoflar dönemi) bile rahipler buna devam ediyordu. Roma İmparatoru Aurelius da ruhaniyetle ilgileniyordu. Zamanla halk arasında ruhani pratikler azalsa bile rahipler arasında son dönemlere kadar devam etti anlayacağınız.

5- Ruhaniyet kimseye yasaklı değil ancak size yol göstermeye çalışan ve işinizi kolaylaştırabilecek birileri varken neden karanlık yoldan ilerleyesiniz? Işıklandırılmış bir kısa yol zaten gösteriliyor. Tanrıların yardımı olmadan da tanrılığa teorik olarak erişilebilir ancak tanrıların yardımını alanlar belki 5 hayatta tamamlayacakken siz bunu 50 hayata çıkarmış olacaksınız.

6- Teknoloji zaten Altın Çağ'da büyük ihtimal vardı (yaklaşık 10 bin yıl öncesi). Gezegenimiz işgal edildikten sonra ruhaniyet ile birlikte büyük ihtimal teknolojide de bir gerileme yaşandı.

"Şeytan bizi sömürüyor" ifadenize yönelik Alterai adlı kardeşimizin eski bir mesajından yanıtı:

Alterai said:
Her şeyden önce esenlikler, sizi anlıyorum bende çok şüpheci birisiyimdir, sorunuza bir cevap vermek yerine size bir öneri yapmak istiyorum. Öncelikle size hangi cevabı verirsek verelim bir şekilde bunun bir antitezini oluşturabilirsiniz zira tanrılar ve reptilianlar hakkında bilgimiz sınırlı yani verdiğimiz cevaplar sizi tatmin etmeye yetmeyecektir, yani bir örnekle durumu açıklamam gerekirse "Ortaçağ'da birinin hastalıklar tanrının gazabı olamaz mı?" diye bir cümle kurduğunu düşünün. O zaman dilimi için bu aksi kanıtlanamayacak bir şey. Sizin sorunuzda hemen hemen aynı, tanrıların teknolojisi ve medeniyetleri hakkında net bir bilgiye sahip olmadığımız için her durumda verilen cevaplara antitez oluşturabileceksiniz.

Yani sunduğunuz iddia şu anki koşullarda yanlışlanamayacak bir iddia diye düşünüyorum şahsen. Felsefede Ad Hoc Hipotez adında bir şey var, bir varsayımı yanlışlanmaktan kurtarmak için eklenilen hipotezlere deniyor. Burada size verilen her cevaba Ad Hoc hipotezlerle cevap verebilirsiniz, aslında Ad Hoc hipotezlerle her şeye cevap verilebilir, vikiden bir örnek veriyorum:

Perilere inanmak isteyen bir kişi, ad hoc hipotezleri kullanarak haksız çıkarılmaktan kaçınabilir (örneğin perilerin görünmez olduğunu veya amaçlarının anlaşılmaz olduğunu ekleyerek).

Böyle durumlarda felsefede bazen Ockham'ın usturası adı verilen bir yöntem kullanılır, eğer elimizde bir olayı veya durumu açıklayan birden fazla varsayım varsa aralarından en basit olan seçilir. Bunun sebebi basit açıklamaların karmaşık olanlara göre daha az varsayım içermesi ve daha az materyalle aynı durumu açıklayabilmesidir. Varsayım sayısı arttıkça düzensizlik artar ve bu durumu içinden çıkılmaz bir hale getirir. Eğer Ad Hoc hipotezlere güvenecekseniz İslam'da dahil her dini haklı çıkartabilirsiniz örneğin bu dünyanın aslında rüya olduğu gibi iddialar bile aslında doğru şekilde savunulduğunda yanlışlanması imkansız bir hale gelir. Her durumda neye inanacağınız size kalmış ben şahsen şüpheci birisi olarak basitlik ilkesine öteki adıyla Ockham'ın Usturasına güveniyorum.

Occam'ın usturası veya Ocham'ın usturası (Latince: Novacula Occami), tutumluluk yasası veya basitlik yasası (Latince: Lex parsimoniae), "olasılıkların zorunluluk olmadan çoğaltılmaması gerektiği" problem çözme ilkesi.

Bunun dışında delil olmadan iddia edilen şeylerin de delil olmadan reddedilebileceğini unutmayın, şeytan babanın kötü olduğunu düşünmeniz için ortada bir sebep yok bildiğim kadarıyla? O zaman hem Ocham'ın usturası yani basitlik ilkesi hem de delilsizlik sebebiyle varsayımınız yanlışlanamasa da ciddiye almak için bir sebep barındırmıyor. Size iyi günler dilerim, umarım cevabım yeterli olmuştur.

7- Şeytan'ın birinin kör dedesine yardım etmemesinin bir sürü sebebi olabilir. Örneğin dedesinin negatif karmasından kaynaklanan bir körlüğü vardır. Bu adam şifa bulsa bile tekrardan körlük baş gösterebilir. Bu durumda da önce negatif karmasının kırılması gerekiyor olabilir. Ya da o kişinin kendisinin yapabileceğini biliyorlardır ve uygulamasını istiyorlardır. Dedesi üstünde şifa çalışması yapması zararına bir şey değil, aksine hem dedesini iyileştirmiş olacak, hem de kendi şifa yeteneklerini geliştirecek. Tanrılar hiçbir şeye bu kadar sığ bakmaz (size sığ bakıyorsunuz demiyorum, insanlar olarak bir şeyleri tüm açılardan değerlendirme konusunda genel olarak tanrılardan çok daha gerideyiz).

8- "Şeytanında bizden istediği bu Med yapmak güçlenmek daha sonra kendisinden yardım istemesini istemek ve enerjisini ona adamak bir şekilde bu dediğimi dolandırmaya çalışmayın gayet iyi anladınız."

Böyle bir ifade hiçbir yerde geçmiyor. Şeytan aksine sizin güçlenip bağımsız ve güçlü olmanızı istiyor. Bu yüzden "ben yaptım oldu, yardımsız da oluyormuş" dediğiniz noktada da zaten "yardımsız olmuyor" dediğimiz hiçbir yer yok. Çok zor işlerde tanrıların yardımı gerekebilir, ancak nihai amacımız kendimizi geliştirmek ve sık sık da "Tanrılara sadece sizi aşan işlerde başvurun." diyoruz.

9- Hayvanlar üzerinde deney uygulamak etik değildir. Lord Thoth'un bilimi sadece materyalistik bir bilim değildir. Bu tarz şeyler hep materyalistik bir sahte gerçeklikten kaynaklanıyor. Hayvanlar üzerinde deneye gerek kalmadan sezgilerle de birçok şey bulunabilir. Diğer şeylerde de yine ruhani gelişmişliğin getirdiği zekâ ve sorun çözme kabiliyetiyle çok daha etik ortak noktalar bulunacaktır. Kaldı ki günümüzde bile kesilen ağaçlar yerine dikiliyor. Tanrıların daha ne gelişmiş yöntemler bulduğunu ve bulabileceğini siz düşünün.

10- Etik kavramı genel hatlar içinde bellidir. Bu anlayış hem bizim doğamızda, hem de tanrıların bilgeliğinde yatmaktadır. Örneğin bir kişi birine tecavüz etse, buna kendisi etik gözüyle baksa bile bu etik olmadığı gerçeğini değiştirmez. "Netlik yok." diyebilirsiniz ancak var, dediğim gibi doğamızda yatıyor. Yahudi lanetlerinden arındıktan sonra şimdi 100 kişiden 70'i tecavüz karşıtıysa, o dönem 100 kişiden 95'i tecavüz karşıtı olacaktır ve bundan tiksinecektir. Sayılar sadece örnek amaçlı verilmiştir, dediğimi anladınız. Etik yine aynı şekilde Taç Çakrası vasıtasıyla kavranabilir.

İyi geceler.
Mükemmel ötesi bir cevap. Harikasınız. İnsanlara yardımcı olmak için kendi vaktinizden harcıyorsunuz, bu da sizi harika biri yapıyor. Emekleriniz için kendi adıma teşekkür ederim.
 
Sorgucu said:
Evet çok güzel yanıtlıyorsunuz tatmin edici. Ama bir kaç sorum daha var önce şu temel şeylere kesin olarak cevap almak istediğimden tekrar belirtiyorum Tanrı olduktan sonra savaşmak zorunda mıyız yada şeytanı takip etmeye devam etmek ? Etik dışı kötü şeyler yapanlar tecavüzcüler bunların karşılığı olmuyor öyle mi ? Tanrılar bize kendi genlerinden aktarımı ile daha hızlı evrimleştik diyorsunuz da var mı kanıt evrimin şu zamanda daha hızlı atlaması ile ilgili ? Bazı demonlarda yer olarak normal gezegen isimleri sayılıyor, orda mı yaşıyorlar yani yoksa sembolik mi ? Merkür'ün tur atması yakınlaşıp uzaklaşması bana bize nasıl neden etki ediyor acaba bildiğimiz doğal taşlar gibi mi yoksa daha farklı mı bu her yer için geçerli mi biz bize etki eden duygular olarak sadece kendi güneş sistemimizden mi etkileniyoruz ? Ruh bedenden ayrıldığı zaman neden artık gelişemez gene meditasyon yapsa niye olmuyor bazı metafizik yazarları ruh yaşadığı sürece her türlü kendini geliştirebilir bedenlere sadece zevk için giriyorlar diyordu. Reankarne size göre belli zamanların uyumluluğu ile doğru anda olan bir şey bu an geldiğinde toplu olarak ruhların bir anda yeniden vücut bulması gerekmiyor mu o zaman yoksa ruha göre mi işliyor bu süreç ruhtan ruha değişen mi o nasıl oluyor ? Astral düzlemde ki savaşı neden göremiyoruz savaş derken nasıl bir savaştan bahsediyorsunuz ? Ayrıca zaten yogalarımı yaparım yapmayada elimden geldiğince devam ediyorum ama bazı sebep ve durumlardan dolayı ileri düzey deneyimlerim zor olucak gibi genede bilmiyorum kafam karışık kanım ısınıyor bir yerde bazı şeyler su götürmez şekilde doğru onuda biliyorum genede karar veremiyorum mesela yine etiklikte satanizmde neden birbirine edilen büyüler geçersiz ve başkalarına uygulanan kara büyüler bize geri sekmiyorda satanist olmayan biri kara ağır büyü yapsa karması onu yer bitirir mesela bu nasıl etik oluyor ? Ayrıca kesilen ağaçtan az değil ki Ve bu ağaç sana fayda sağlar diğerlerine zarar yerine eksen ne olcak gene yetmeyecek o fidan büyüyene kadar sen ağaçları kendi halkın için bitirsen mesela diğer halkların hakkı ne olucak.

Esenlikler,

Bunu daha geniş bir zaman aralığında yanıtlayacağım.

İyi geceler.
 
Sorgucu said:
Evet çok güzel yanıtlıyorsunuz tatmin edici. Ama bir kaç sorum daha var önce şu temel şeylere kesin olarak cevap almak istediğimden tekrar belirtiyorum Tanrı olduktan sonra savaşmak zorunda mıyız yada şeytanı takip etmeye devam etmek ? Etik dışı kötü şeyler yapanlar tecavüzcüler bunların karşılığı olmuyor öyle mi ? Tanrılar bize kendi genlerinden aktarımı ile daha hızlı evrimleştik diyorsunuz da var mı kanıt evrimin şu zamanda daha hızlı atlaması ile ilgili ? Bazı demonlarda yer olarak normal gezegen isimleri sayılıyor, orda mı yaşıyorlar yani yoksa sembolik mi ? Merkür'ün tur atması yakınlaşıp uzaklaşması bana bize nasıl neden etki ediyor acaba bildiğimiz doğal taşlar gibi mi yoksa daha farklı mı bu her yer için geçerli mi biz bize etki eden duygular olarak sadece kendi güneş sistemimizden mi etkileniyoruz ? Ruh bedenden ayrıldığı zaman neden artık gelişemez gene meditasyon yapsa niye olmuyor bazı metafizik yazarları ruh yaşadığı sürece her türlü kendini geliştirebilir bedenlere sadece zevk için giriyorlar diyordu. Reankarne size göre belli zamanların uyumluluğu ile doğru anda olan bir şey bu an geldiğinde toplu olarak ruhların bir anda yeniden vücut bulması gerekmiyor mu o zaman yoksa ruha göre mi işliyor bu süreç ruhtan ruha değişen mi o nasıl oluyor ? Astral düzlemde ki savaşı neden göremiyoruz savaş derken nasıl bir savaştan bahsediyorsunuz ? Ayrıca zaten yogalarımı yaparım yapmayada elimden geldiğince devam ediyorum ama bazı sebep ve durumlardan dolayı ileri düzey deneyimlerim zor olucak gibi genede bilmiyorum kafam karışık kanım ısınıyor bir yerde bazı şeyler su götürmez şekilde doğru onuda biliyorum genede karar veremiyorum mesela yine etiklikte satanizmde neden birbirine edilen büyüler geçersiz ve başkalarına uygulanan kara büyüler bize geri sekmiyorda satanist olmayan biri kara ağır büyü yapsa karması onu yer bitirir mesela bu nasıl etik oluyor ? Ayrıca kesilen ağaçtan az değil ki Ve bu ağaç sana fayda sağlar diğerlerine zarar yerine eksen ne olcak gene yetmeyecek o fidan büyüyene kadar sen ağaçları kendi halkın için bitirsen mesela diğer halkların hakkı ne olucak.
Sorularınızı okudum ve çoğunun cevabı spiritüelsatanizm sitesinde var. Diğer sorular da oldukça spesifik sorular. Cevapları bir şeyi değiştirmeyecek türden.

Mesela başka metafizik yazarlarından bahsetmişsiniz, metafizik yazarlarının ne yazdığından bize ne? Ruhlar zevk için bedenlere giriyormuş, oldukça absürt değil mi sizce? Burayı sorgulamanız hoş, ancak sorgularken referans olarak gösterdikleriniz çok aşağı seviyede.

Satanizm dışında diğer büyü yapmayı deneyen insanların, yaptıkları büyülerinin kendilerine sekmesinin sebebi de karma denilen bir egregore. Egregore'lara inanırsanız sadece size etki edebilir. Karma diye bilinen adalet sistemi yanlış, gerçek karma çok farklı bir olgu. Büyünün geri sekmesinin başka bir sebebi de tekniklerindeki hatalar. Örneğin, gri enerjilerle çalışırken kendi auranıza temas ettirirseniz ve bunu bir şekilde temizlemezseniz kendinizi lanetlemiş oluyorsunuz. Yapılan büyülerin geri döneceği, yahudiler tarafından, insanları ruhani bilgilerden ve büyü kelimesinden uzak tutmak için oluşturulmuş bir algı. Bu da mesela sitede olan bir bilgi.
 
Sorgucu said:
"Tanrı olduktan sonra savaşmak zorunda mıyız yada şeytanı takip etmeye devam etmek ?"

Savaşmak için bir rakibinizin olmasına gerek yok. Tanrı olup, ölümsüzlüğe erişseniz dahi gelişiminiz hiçbir zaman durmayacak. Sürekli daha iyiye gitmek için çabalayacaksınız. Tanrıların deyimiyle, hayatın amacı kendini ve çevreni geliştirip, güzelleştirmektir. Bu yüzden de gelişmek için her daim savaş vereceksiniz. Böyle söylememden ötürü bir robota dönüşeceğinizi düşünmeyin sakın. Normal ve kişisel hayatınız da devam edecek tabii ki.

Evrenin mevcut durumunu düşünürsek evet, rakiplerimiz var. Reptilyanlar ve onların hizmetinde çalışan diğer canlılar ya da oluşturulmuş düşünce formları. Bunların amaçları ve yaptıkları, insan etiğine sığmadığı için bunlarla savaşmak için Tanrıların zorlamasına ihtiyacınız yok,(zorlamayacaklar zaten) doğru olan o olduğu için savaşacaksınız.

Şeytan'ı takip etmeyi bırakmak için bir sebebiniz olur mu? Sanmıyorum. Yine de O'nları tanıdıkça, kimseyi sömürmek istemediklerini ya da zorlamadıklarını kendiniz de deneyimleyeceksiniz.

Etik dışı kötü şeyler yapanlar tecavüzcüler bunların karşılığı olmuyor öyle mi ?

Bu soruyu iki anlamda cevaplayacağım.

Birincisi, evrende insanları cezalandıran, adaleti sağlayan, iyilik yapanlara iyilik veren, kötülük yapanlara kötülük veren bir enerjiden ya da varlıktan bahsediyorsanız hayır, böyle bir şey yok. Ne kadar kötü olursanız olun, eğer gerekli önlemleri alırsanız hiçbir ceza çekmezsiniz.

İkincisi, bunu Altın Çağ geldiğinde, Dünya'da birisi buna benzer bir suç işlerse bunun sonucunda tam tamına hak ettiği cezayı altın bir tepside alır. Tanrılar adaleti sağlamakta son derece iyidirler, bildiğiniz üzere etik algıları çok gelişmiştir doğal olarak. Yani kötü olarak gördüğünüz her suç, Tanrıların medeniyetinde yargılanır ve cezası verilir. Buna emin olabilirsiniz.

"Bazı demonlarda yer olarak normal gezegen isimleri sayılıyor, orda mı yaşıyorlar yani yoksa sembolik mi ?"

Örnek olarak Lord Amon'un sayfasında gezegeni Güneş olarak yazıyor. Bunlardan bahsediyorsanız eğer hayır, yaşadıkları gezegenler değil. Dediğiniz gibi sembolik olarak. Ancak bu sembolizm içi boş bir sembolizm olduğunu sanmıyorum. Çizelgelerinde vs. o gezegenler önemli bir yer kaplıyor ya da o gezegenlerin hükmettiği alanlar, o Tanrı ile alakalıysa bu yüzden sembolik olarak onlarla birleştirilmiş olabilir. Şeytan'ın
Yılan, keçi, timsah, tavus kuşu gibi hayvanlarla anılması gibi.

"Ruh bedenden ayrıldığı zaman neden artık gelişemez gene meditasyon yapsa niye olmuyor bazı metafizik yazarları ruh yaşadığı sürece her türlü kendini geliştirebilir bedenlere sadece zevk için giriyorlar diyordu."

Bu konuda çok bir bilgim yok ancak tamamen anlık bir şekilde kendi akıl yürütmem ile birlikte bir cevap vereceğim.

Ölümsüzlüğe ve gelişime giden yolda, temelde izlenmesi gereken Astaroth’un Sekiz Yönlü Yolunu düşünün.

1. Asanalar – Hatha Yoga, Kundalini Yoga, Beş Tibetli ve Tai Chi gibi vücut pozisyonlandırmalarıyla berabet Kundalini Yılanının güvenli yükselişini mümkün kılar. Öldükten sonra vücudunuz olmayacak. Vücudunuz olmadan nasıl yoga yapmayı düşünüyorsunuz? Bu elendi.

2. Pranayama – Nefes Egzersizleri. Öldükten sonra solunum sisteminiz ve burnunuz olmayacak. Nasıl nefes egzersizi yapmayı düşünüyorsunuz? Bu da elendi.

3. Dhyana – Meditasyon.
Meditasyonlarda mantra titretiyorsun, ağzın yok.
Enerji soluyorsun, burnun yok.
Düşüncelerini kontrol etmeye çalışıyorsun, olmayan hormonlar ve beynin ile bunun hakkında fazla çalışabileceğini sanmam. Buna başka şeyler de eklenir eminim. İşin içine çakralar vs. de giriyor. O kadar hakim değilim.

4. Mantralar – Güç kelimelerinin titretilmesi.
Ağzın ve ses tellerin yok. Ne ile titreteceksin?

5. Yantra’lar – Sigiller ve belli semboller üzerine meditasyon
Bu da diğer dediklerimle alakalı.

6. Mudra’lar – El pozisyonları
Ellerin yok

7. Bandha’lar – Yılanı uyarıp yönlendiren enerji kilitleri.
Vücudun yok, kilit yapamayacaksın. (Burdaki kilitten bahsedilen düşündüğüm şeylerse eğer)

8. Maithuna – Partner veya partnerlerle, veya yalnız yapılan cinsel aktivite. Yaşam gücünü hem aktifleştirmek, hem de arttırmak için orgazm çok önemlidir. Bu yüzden Hristiyan Kilisesi ve Müslüman programları tüm ruhani güç ve bilgiyi yoketme çalışmalarında sürekli olarak cinsel aktiviteyi sınırlar koyup cinselliği lanetlerler.

Orgazm olamayacaksın.

Bu sorunun cevabını anladığını düşünüyorum.

"Reankarne size göre belli zamanların uyumluluğu ile doğru anda olan bir şey bu an geldiğinde toplu olarak ruhların bir anda yeniden vücut bulması gerekmiyor mu o zaman yoksa ruha göre mi işliyor bu süreç ruhtan ruha değişen mi o nasıl oluyor ?"

Örnek olarak eğer ölürseniz, sonraki hayatınızda siyahi bir bedene reenkarne olmayacaksınız. Ruhların ırkı, cinsiyeti ve belli ayırt edici kimlikleri var. Eğer Şeytan'a ya da diğer düşman programlarına bağlı değilseniz ve öldüğünüzde boşlukta süzülecekseniz bu durumda doğal reenkarne devreye giriyor. Sizin için uygun bir beden olduğunda, bu bebeğin doğduğu ülkenin şartları, ailesinin durumu vs. sizin karmanıza uygunsa reenkarne oluyorsunuz. Kısacası birçok kıstas var.

Düşman programlarıyla ruhunu yeterince köleleştirmiş ve savunmasız hale getirmiş olanların hikayesini biliyorsunuz, küpe çekilme vs.

Şeytan'a kendisini adayan SS'ler öldüklerinde görevli Demonlar tarafından Duat'a çekilir. Burası korunan bir alan. Normalde evrende başıboş süzülen ruhlar, geçen zamanla beraber mevcut enerji düzeylerini git gide yitiriyorlar. Bu bittiğinde de ruhun da ölümü gerçekleşiyor. Ancak Duat'ta ne kadar zaman geçerse geçsin, mevcut enerjinizi kaybetmezsiniz. Uygun zaman dediğiniz faktör burada devreye giriyor. Bildiğiniz gibi bir savaşın içerisindeyiz. Bu yüzden Şeytan ve diğer Tanrılar bizi en doğru konumlarda ve ailelerde, stratejik bir şekilde, doğru zamanda reenkarne ediyor.

Buna örnekler:
Anton Szandor LaVey
Yahudi bedenine reenkarne edilmiş centil bir ruh. Yahudi bedeninde olduğu için her şeyi doğru yapmamıştır ancak o dönem içerisinde Satanizm'i gerekli ölçüde oldukça popülerleştirmiştir.

Adolf Hitler:
Bildiğiniz gibi Firavun reenkarnesi. Tanrılar tarafından bizim için oldukça uzun, onlar için çok kısa bir zaman boyunca bekletilmiş bir ruhtu.

"Astral düzlemde ki savaşı neden göremiyoruz savaş derken nasıl bir savaştan bahsediyorsunuz ?"

Astral duyu ve görülerinizi geliştirerek bunu görebilirsiniz. Adı üstünde, astral düzlemdeki savaş. Astrali şu an görebiliyor musunuz?

Hiç RTR yaptınız mı? Ya da büyü çalışması vs.
Eğer yaptıysanız enerjinin işleyişini anlamışsınızdır. Bunu toplu şekilde iki grubun birbirine kötü enerji göndermesi gibi düşünebilirsiniz. Yahudiler, dünyadaki centilleri çoğu anlamda köleleştirmek, cahilleştirmek, ırklarını karıştırmak, duyarsızlaştırmak, kısacası yehova küpüne hazır haline getirmek için bütün centil topluluğunu maji ağının çevresine alıyor.
Bizler de bu lanetleri ters çevirip onlara geri gönderiyoruz.

Bunun dışında aradaki mücadeleyi görebilmek için üçüncü göze ihtiyacınız bile yok. Adolf Hitler'i olağanüstü karalama ve ismini yok etmek için ellerinden gelen her şeyi yapmalarını gözden geçirirseniz bunu fark edeceksiniz.

"etiklikte satanizmde neden birbirine edilen büyüler geçersiz ve başkalarına uygulanan kara büyüler bize geri sekmiyorda satanist olmayan biri kara ağır büyü yapsa karması onu yer bitirir mesela bu nasıl etik oluyor ?"

Bu Tanrılarımızın düzeni sağlamak adına koyduğu bir kural. Bir SS diğerine büyü yaparsa(kötü anlamda), Tanrıların hiddetiyle karşı karşıya kalacaktır. Kaos ortamını engellemek için konulmuş bir kural gibi düşünebilirsiniz. Nihayetinde amaçları güzelleştirmek, kaos yaratmak değil.

Satanist olmayan birisi, doğru tekniklerle kara büyü yaparsa karması onu bitirmez veya geri sekmez.
Geri sekmesi için olabilecek sebepler:

Yaparken geri sekeceğine inanarak yapması

Kötü enerjileri kendi aurasına ve ruhuna temas ettirmesi

Ya da kendisinden ruhani anlamda daha güçlü, aurası güçlü olan birisine büyü yapması.

Bunun haricinde hayır, büyü geri sekmez.

"Ayrıca kesilen ağaçtan az değil ki Ve bu ağaç sana fayda sağlar diğerlerine zarar yerine eksen ne olcak gene yetmeyecek o fidan büyüyene kadar sen ağaçları kendi halkın için bitirsen mesela diğer halkların hakkı ne olucak."

Ne demek istediğinizi hiç anlamadım ama biraz zorlayacağım.
Bir ağaç keserken, yüz tane ağaç ekersen nasıl ağaçlar bitecek?
Şeytan ve Tanrılar teknoloji diyerek doğanın dengesini bozmuyor. Bunu yahudiler yapar. Günümüzdeki teknoloji bunu kanıtlıyor.

"bazı sebep ve durumlardan dolayı ileri düzey deneyimlerim zor olucak gibi genede bilmiyorum kafam karışık kanım ısınıyor bir yerde bazı şeyler su götürmez şekilde doğru onuda biliyorum"

Zor olmayan başarı sizi geliştirmez ya da tatmin etmez. Bu sizin şevkinizi kırmak yerine daha çok hırslandırsın. Su götürmez gerçeklerin farkında olmanız güzel. Bu yolda size başarılar diliyorum.
 
Evet sitede cevaplar var ama kısa kesilen cevaplar çoğu cevap böyle, neyse. Bilim 10 bin yıl kadar önce paganlar ile vardı da sonrasında bozulmalar oldu Yahudiler yüzünden dediniz doğru mu anladım ? İbrahimice inançlar 4-5 bin yıl yaşında değil mi en fazla ? Bir terslik mi var yoksa bilmediğim anlamadığım bir şey mi çözemedim. Ayrıca ruhani olarak gelişmiş etikliği anlamış biri bile depresyon bunalım her hangi bir yanlış zamanda yanlış karar aldığı zaman bunu etik olarak göremez mi yani bu en aza iner belki ama olan olmuş oluyor. Şimdi emin olmak için soruyorum etik her durumda tek ve netmidir veya daha kapsamlı yanıt alayım etiklik nedir nasıl kuralları vardır etik yada değil olduğunu nasıl anlarız ve anlatırız ? Yinede sağ olun siteyi daha dikkatli okuyacağım ve bitince de forumlarda takılırım. İyi günler
 
Sorgucu said:
Evet sitede cevaplar var ama kısa kesilen cevaplar çoğu cevap böyle, neyse. Bilim 10 bin yıl kadar önce paganlar ile vardı da sonrasında bozulmalar oldu Yahudiler yüzünden dediniz doğru mu anladım ? İbrahimice inançlar 4-5 bin yıl yaşında değil mi en fazla ? Bir terslik mi var yoksa bilmediğim anlamadığım bir şey mi çözemedim. Ayrıca ruhani olarak gelişmiş etikliği anlamış biri bile depresyon bunalım her hangi bir yanlış zamanda yanlış karar aldığı zaman bunu etik olarak göremez mi yani bu en aza iner belki ama olan olmuş oluyor. Şimdi emin olmak için soruyorum etik her durumda tek ve netmidir veya daha kapsamlı yanıt alayım etiklik nedir nasıl kuralları vardır etik yada değil olduğunu nasıl anlarız ve anlatırız ? Yinede sağ olun siteyi daha dikkatli okuyacağım ve bitince de forumlarda takılırım. İyi günler

Esenlikler;
Bilim, dünyamız işgal edilmeden önce oldukça ileri seviyedeydi. Düşman hakimiyeti ele aldığında bilim ve pek çok şey kelimenin tam anlamıyla çöktü.

İkinci dediğiniz de doğru. Kısmen 4-5 bin yıldır ibrahimi inançlar dünya genelini etkisi altına aldı. Hristiyanların kutsal kitaplarının Centil'lere baskı altında yazdırıldığını da belirteyim -ekleme yapıyorum, Centil'ler kitaba ruhaniyet ile ilgili bir takım bilgiler yazmışlardır ancak kitap sonradan defalarca değiştirildi-

Etik biz ruhaniyette geliştikçe artar.

" Ayrıca ruhani olarak gelişmiş etikliği anlamış biri bile depresyon bunalım her hangi bir yanlış zamanda yanlış karar aldığı zaman bunu etik olarak göremez mi yani bu en aza iner belki ama olan olmuş oluyor. Şimdi emin olmak için soruyorum etik her durumda tek ve netmidir veya daha kapsamlı yanıt alayım etiklik nedir nasıl kuralları vardır etik yada değil olduğunu nasıl anlarız ve anlatırız ?"

ruhaniyet geliştikçe etik değerlerimiz gelişir ve artar. Küçük bir çocuğun yıllar içinde büyümesini örnek olarak verebilirim. Küçükken birileriyle dış görünüşü için dalga geçen çocuk büyüdükçe yaptığının gereksiz olduğunun farkına varacaktır. -ki doğru olan da budur- Bu sitede okumuştum, magnum opusu tamamladıktan sonra negatif, bizi kötü etkileyen duyguları geride bırakırız. Bunun yerine olumlu duygularımız gelişir -sadakat gibi- Tanrılığa ulaşan biri de geçmiş hayatındaki karmayı çoktan yenmiştir. Haliyle gezegensel değişimlerin kişiyi depresyona sokacak kadar olumsuz etkileyeceğini de düşünmüyorum.
 
Bentanrıadayıyım said:
Esenlikler;
Bilim, dünyamız işgal edilmeden önce oldukça ileri seviyedeydi. Düşman hakimiyeti ele aldığında bilim ve pek çok şey kelimenin tam anlamıyla çöktü.

İkinci dediğiniz de doğru. Kısmen 4-5 bin yıldır ibrahimi inançlar dünya genelini etkisi altına aldı. Hristiyanların kutsal kitaplarının Centil'lere baskı altında yazdırıldığını da belirteyim -ekleme yapıyorum, Centil'ler kitaba ruhaniyet ile ilgili bir takım bilgiler yazmışlardır ancak kitap sonradan defalarca değiştirildi-

Etik biz ruhaniyette geliştikçe artar.

" Ayrıca ruhani olarak gelişmiş etikliği anlamış biri bile depresyon bunalım her hangi bir yanlış zamanda yanlış karar aldığı zaman bunu etik olarak göremez mi yani bu en aza iner belki ama olan olmuş oluyor. Şimdi emin olmak için soruyorum etik her durumda tek ve netmidir veya daha kapsamlı yanıt alayım etiklik nedir nasıl kuralları vardır etik yada değil olduğunu nasıl anlarız ve anlatırız ?"

ruhaniyet geliştikçe etik değerlerimiz gelişir ve artar. Küçük bir çocuğun yıllar içinde büyümesini örnek olarak verebilirim. Küçükken birileriyle dış görünüşü için dalga geçen çocuk büyüdükçe yaptığının gereksiz olduğunun farkına varacaktır. -ki doğru olan da budur- Bu sitede okumuştum, magnum opusu tamamladıktan sonra negatif, bizi kötü etkileyen duyguları geride bırakırız. Bunun yerine olumlu duygularımız gelişir -sadakat gibi- Tanrılığa ulaşan biri de geçmiş hayatındaki karmayı çoktan yenmiştir. Haliyle gezegensel değişimlerin kişiyi depresyona sokacak kadar olumsuz etkileyeceğini de düşünmüyorum.

Esenlikler,

Yazınız çok güzel olmuş ancak bir bilgiyi düzeltmek istiyorum. Düşman kitapları Centiller tarafından yazılmadı, Yahudiler tarafından yazıldı. İçlerinde birkaç iyi mesaj olmasının sebebi veya Tanrılarımızın övülmesinin sebebi, hem Centilleri kendi taraflarına çekebilmek, hem de kendi halklarını uyarabilmek. Bir Centil o kitabı eline aldığında ilk dikkat edeceği şey "iyilik ve kötülük" olur, bir papaz/haham eline aldığında da Demon'ların ne kadar güçlü olduğuna karşı uyarıları görür. Okült bilgiler genelde katman katmandır. Yahudiler de bunu anlayıp bu tarz bir işe girişmişlerdir diye tahmin yürütüyorum.

İyi akşamlar.
 
Bright Truth said:
Bir Centil o kitabı eline aldığında ilk dikkat edeceği şey "iyilik ve kötülük" olur, bir papaz/haham eline aldığında da Demon'ların ne kadar güçlü olduğuna karşı uyarıları görür.
Bu kısım durumu o kadar iyi özetliyor ki...
Özellikle alıntıladım. İleride dönüp bu konuya bakarsam, burası dikkatimi çeksin. Hatta bu cümleyi bir yere not edeceğim.
 
Ne demek istediğinizi anlamaya çalıştım ama hepsini değil maalesef Türkçe pek iyi değildi, benimde iyi değil çok hatam var. Etiklik hayvanlar için geçerli değil bitek biz ve Tanrılar yani aklı ruhu iyi çalışan varlıklar için doğru mu anladım bu yüzden herkesin az çok gelişmesi lazım ayrıca orgazm geçiremezsiniz derken sevgili demonlarla ruhları ile ilişki kurmuyor muyuz
 
Sorgucu said:
Ne demek istediğinizi anlamaya çalıştım ama hepsini değil maalesef Türkçe pek iyi değildi, benimde iyi değil çok hatam var. Etiklik hayvanlar için geçerli değil bitek biz ve Tanrılar yani aklı ruhu iyi çalışan varlıklar için doğru mu anladım bu yüzden herkesin az çok gelişmesi lazım ayrıca orgazm geçiremezsiniz derken sevgili demonlarla ruhları ile ilişki kurmuyor muyuz

Esenlikler,

1- Etikten kastettiğinize göre değişiyor. Hayvanların hayvanları öldürmesi doğadır ve burada pek etik arayamazsınız, ancak bir insanın bir hayvanı acı çektirerek öldürmesi etik değildir. Siz sanırım hayvanlar üstünde deneyden bahsetmiştiniz ancak zaten anlattım, tanrılar bu tarz deneyler uygulamıyorlar çünkü böyle materyalistik bir bilim anlayışları yok. Ruhaniyetten bol bol yararlanıyorlar. Hayvanları da öldürmek için daha acısız ölüm yöntemleri var, ancak Yahudilerin "kanı aksın" anlayışı ise sadece kendi ölüm tarikatlarında bulunmakta.

2- Evet, ruhlar da cinsel ilişkiye girebilir ancak kardeşimizin diğer dedikleri doğru, mantra titretme ve yoga gibi önemli meditasyonları yapamayacaksınız.

İyi akşamlar.
 
Bright Truth said:
Sorgucu said:
Ne demek istediğinizi anlamaya çalıştım ama hepsini değil maalesef Türkçe pek iyi değildi, benimde iyi değil çok hatam var. Etiklik hayvanlar için geçerli değil bitek biz ve Tanrılar yani aklı ruhu iyi çalışan varlıklar için doğru mu anladım bu yüzden herkesin az çok gelişmesi lazım ayrıca orgazm geçiremezsiniz derken sevgili demonlarla ruhları ile ilişki kurmuyor muyuz
2- Evet, ruhlar da cinsel ilişkiye girebilir ancak kardeşimizin diğer dedikleri doğru, mantra titretme ve yoga gibi önemli meditasyonları yapamayacaksınız.
Benim bu konularda deneyimim ya da bilgim yok. Sadece tahmin yürüterek söylemiştim. Yine tahmin yürüterek bir şey hakkında yorum yapacağım. (O kadar fazla tahmin yürütüyorum ki sanırım profil açıklamama beni bilmeyenler için, "Söylediklerimi teyit etmeden doğru olarak kabul etmeyin" şeklinde bir not düşmem gerekecek.:lol:)

Orgazm olamazsınız derken, orgazmın hem ruhta hem de fiziksel bedenimizde etkilerinin olduğunu düşünerek yazdım. Örneğin bu dönemlerde Demonlarla ilişkisi olanlar, ilişkiye ruhlarıyla giriyor. Ama bu ilişki devam ederken iki tarafın da bedenleri hala var ve ruhları bedenleriyle bağlantılı. Yaşanılan cinsel duygular bedene de yansıyor.

Öldükten sonra beden yokken iki ruh ilişkiye girse bile eskisi kadar aynı faydayı sağlamayacağını düşündüm. Ya da bedeni ölmüş bir ruh ilişkiye girebilir mi ondan da emin değilim. Bu konular biraz ayrıntıya kaçıyor.

Foruma telefonumdan giriyorum ve imla hatalarım oluyorsa ya da cümlelerim anlaşılmıyorsa kusura bakmayın. :roll:
 
Peace of the Dark said:
Benim bu konularda deneyimim ya da bilgim yok. Sadece tahmin yürüterek söylemiştim. Yine tahmin yürüterek bir şey hakkında yorum yapacağım. (O kadar fazla tahmin yürütüyorum ki sanırım profil açıklamama beni bilmeyenler için, "Söylediklerimi teyit etmeden doğru olarak kabul etmeyin" şeklinde bir not düşmem gerekecek.:lol:)

Orgazm olamazsınız derken, orgazmın hem ruhta hem de fiziksel bedenimizde etkilerinin olduğunu düşünerek yazdım. Örneğin bu dönemlerde Demonlarla ilişkisi olanlar, ilişkiye ruhlarıyla giriyor. Ama bu ilişki devam ederken iki tarafın da bedenleri hala var ve ruhları bedenleriyle bağlantılı. Yaşanılan cinsel duygular bedene de yansıyor.

Öldükten sonra beden yokken iki ruh ilişkiye girse bile eskisi kadar aynı faydayı sağlamayacağını düşündüm. Ya da bedeni ölmüş bir ruh ilişkiye girebilir mi ondan da emin değilim. Bu konular biraz ayrıntıya kaçıyor.

Foruma telefonumdan giriyorum ve imla hatalarım oluyorsa ya da cümlelerim anlaşılmıyorsa kusura bakmayın. :roll:

Esenlikler,

Evet, ölmüş kişiler de cinsel ilişkiye girebilir ve ruhani bir zevk alabilir, orgazm yaşayabilir, ancak bedenleri olmadığı için bu sadece ruhani olarak kalacaktır ve daha az yarar sağlanacaktır. Orgazm ile alakalı olan çakra sonuç olarak Sakral Çakra ve de cinsel enerji de yine bu çakrayla birlikte kundalini yılanından geliyor. İlişki yaşanabilir ancak dediğiniz gibi, vücut sıvıları devreye girmeyeceği için kişinin alacağı yarar, daha az olacaktır.

İyi akşamlar.
 
Bright Truth said:
Peace of the Dark said:
Benim bu konularda deneyimim ya da bilgim yok. Sadece tahmin yürüterek söylemiştim. Yine tahmin yürüterek bir şey hakkında yorum yapacağım. (O kadar fazla tahmin yürütüyorum ki sanırım profil açıklamama beni bilmeyenler için, "Söylediklerimi teyit etmeden doğru olarak kabul etmeyin" şeklinde bir not düşmem gerekecek.:lol:)

Orgazm olamazsınız derken, orgazmın hem ruhta hem de fiziksel bedenimizde etkilerinin olduğunu düşünerek yazdım. Örneğin bu dönemlerde Demonlarla ilişkisi olanlar, ilişkiye ruhlarıyla giriyor. Ama bu ilişki devam ederken iki tarafın da bedenleri hala var ve ruhları bedenleriyle bağlantılı. Yaşanılan cinsel duygular bedene de yansıyor.

Öldükten sonra beden yokken iki ruh ilişkiye girse bile eskisi kadar aynı faydayı sağlamayacağını düşündüm. Ya da bedeni ölmüş bir ruh ilişkiye girebilir mi ondan da emin değilim. Bu konular biraz ayrıntıya kaçıyor.

Foruma telefonumdan giriyorum ve imla hatalarım oluyorsa ya da cümlelerim anlaşılmıyorsa kusura bakmayın. :roll:

Esenlikler,

Evet, ölmüş kişiler de cinsel ilişkiye girebilir ve ruhani bir zevk alabilir, orgazm yaşayabilir, ancak bedenleri olmadığı için bu sadece ruhani olarak kalacaktır ve daha az yarar sağlanacaktır. Orgazm ile alakalı olan çakra sonuç olarak Sakral Çakra ve de cinsel enerji de yine bu çakrayla birlikte kundalini yılanından geliyor. İlişki yaşanabilir ancak dediğiniz gibi, vücut sıvıları devreye girmeyeceği için kişinin alacağı yarar, daha az olacaktır.

İyi akşamlar.
Teşekkür ederim. Bugün de ilginç bir şey öğrendim.
 
Way be cidden teşekkürler bana üşenmeden erinmeden yardımcı olan herkese hem burdan hemde siteye biraz daha bakıpta cidden çok şey öğrendim ve yeniden satanist olmaya karar verdim kabul ederlerse ;) iyi geceler
 

Al Jilwah: Chapter IV

"It is my desire that all my followers unite in a bond of unity, lest those who are without prevail against them." - Satan

Back
Top